aşk kanat takarmış insana
sevince gencelirmiş adam
sevdik deliler gibi durduraksız
sevdik insanları dünyayı sevdik memleketi ve kavgamızı
yorulmadık ya hanidir kırıktır kanadımız
aşka geç kaldığımız ondandır
artık başka yaşamak istiyorum kardelen
bıktım usandım günleri böyle geçirmekten
hergün aynılaştı hergün aynı hırgür
yıllar akıp gidiyor keseden harcıyor ömür
sabah kalk işe git akşam işten eve dön
dolap beygirlerine döndük dön babam dön
püfür püfür bir mayıs ikindisi
ağaçlar çiçeğe durmuş erguvan
lacivert tülünü çekti çekecek akşam
geceye devrilir gün birazdan
yıldızlanır gökyüzü mehtab uyanır kül şulesi
yakamozlar vaktidir zaman
Geceye dönmediyse de henüz akşamım
Çoktan dinmişti gönül fırtınalarım
Sessiz güvenli
Alabildiğine rahattı yüreğim
Beklemiyordu nevzuhur heyecanlar
Aramıyordu yeni çılgınlıklar
tepeden tırnağa arzu doluydun
bir başınaydın sanki kendi evreninde
titrek bir mum yanıp sönüyordu buğulu gözlerinde
adını kardelen koydum içimden
oracıkta öylesine sana sormadan
hadi gel
dağlara gidelim seninle
nisanda gidelim
çıldırmışken doğa
börtü böcek şarkıya durmuşken gidelim
yeşilin bütün tonları yansısın gözlerinde
unutulmuş bir akşamdı
dalgakıranın ucunda bir adam
taşlar ıslak
adam kendi yalnızlığına tutsak
biraz dökük üstü başı
bir ufak ‘yeni rakı’ yoldaşı
(kar mavisi bir aydınlık doldu mu hiç gözlerinize
siyah beyaz bir resim taşıyor musunuz yüreğinizde...)
kar mavisi bir aydınlıkta gördüm onu
birden çıktı karşıma hiç beklemiyordum
ince uzun duruyordu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!