Hüseynî Mehmet Aras Efendi: Hayatı, Biyo ...

9

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

HÜSEYNÎ MEHMET ARAS EFENDİ HAYATI

Hüseynî Mehmet Aras Efendi, 13 Kasım 1946 yılında Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde altı çocuklu bir ailenin dördüncü çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Ailesi, "Hüseynî Milleti" olarak anılan köklü bir soyun müntesibidir.

Çocukluk devresini ilçenin ilk yerleşim yeri olarak kabul edilen Yukarı Pazarcık'ta (Bağdını Sağır Mah.) geçiren Mehmet Aras Efendi, ilk ve ortaokul eğitimlerini ilçede tamamlamıştır. Lise eğitimini almak üzere Kahramanmaraş'a gitmiş, birinci sınıfta iken beklenmedik bir haberle babasını kaybettiğini öğrenmiştir. İlkokuldan itibaren zekâ, âhlak ve derslerdeki başarılarıyla dikkatleri üzerinde toplayan Aras Efendi, babasının vefâtı üzerine öğretmenlerinin ve okul idaresinin tüm ısrarlarına rağmen lise eğitimine son vermiş, yalnız kalan annesine ve yetim kalan kardeşlerine destek olmak üzere ilçesine dönmüştür.

On altı yaşında iken babasını kaybeden ve ailesinin tüm sorumluluklarını üzerine alan Mehmet Aras Efendi, 1966 yılında askere gitmiş, Isparta'da başladığı askerlik hizmetini 1968 yılında Aydın'ın Karacasu ilçesinde tamamlamıştır. Tezkeresinin ardından memleketine dönmüş ve üç ay sonra girdiği Maliye sınavını birincilikle kazanarak Pazarcık Mal Müdürlüğü'nde memur olarak göreve başlamıştır. 1969 yılında Nimet Hanım ile evlenmiş, bu evlilikten dört kız yedi erkek çocuğu dünyaya gelmiş, iki kız çocuğu küçük yaşlarda iken vefât etmiştir.

Çocukluğundan itibaren dini-tasavvufi hayata ilgi duyan Hüseynî Mehmet Aras Efendi, bu ilginin ilk kaynağının yatsı namazından sonra her akşam evlerinde yapılan dini sohbetler olduğunu ve kendisinin de babası tarafından sohbete gelen konuklara hizmetle görevlendirildiğini, bu hizmetlerden büyük bir zevk aldığını, bazı geceler uzayan sohbetler nedeniyle birçok kez kapı eşiğinde uyuyakaldığını ifade etmiştir.

Gençlik yıllarının ilk devrelerinde Yunus Emre hz.lerinin "Divan"ıyla tanışmış ve sevenlerine; divanla tanıştıktan sonra tesirinden dolayı divanı defaatle okuduğunu, tasavvufa olan ilgisinin divanı okumaya başladıktan sonra daha da arttığını, divandan büyük bir feyz aldığını ve bu manâda Yunus Emre Hz.lerinin kendisinin ilk manevi mürşidi olduğunu söylemiştir.

İlk kâmil âlim arayışına 1969 yılında başlamış, 1971 yılında Yamaçobalı Bayram Özdemir Hoca ile tanışmıştır. Gördüğü bazı alametler üzerine: "Hocam, Allah için size tâbi olarak, hizmetinizden ayrılmayacağım. Sizden de neyiniz varsa Allah için hepsini bana öğretmenizi talep ediyorum" demiş ve hocasıyla ahdleşerek kendisine tâbi olmuştur. On yedi yıllık birlikteliklerinin ardından 1988 yılında hocasını kaybetmiş, yaşadığı derin üzüntü sonrasında sahip olduğu ilim ve ahlâkla hocasının hizmet yükünü kendisi yüklenmiş ve mücadelesine kaldığı yerden devam etmiştir.

Uzun yıllar başarı ile yürüttüğü kamu görevi sırasında memur, şef ve müdürlük görevlerinde bulunmuştur. 1981 yılında dönemin kaymakamının ricası üzerinde Belediye Başkan Vekilliği görevini de ifâ eden Mehmet Aras Efendi, belediyedeki başarılı çalışmalarının ardından kendi isteğiyle bu görevi bırakmıştır. Yirmi dört yıl kamu görevinde bulunun Aras Efendi, 1992 yılında İlçe Mal Müdürlüğünde müfür iken emekliye ayrılmıştır.

Kendilerine göre doğru kullanılması halinde siyaset hayırlı bir hizmet aracıdır. Bu nedenle emeklilik sonrasında taşra ve merkez teşkilatlarından gelen ısrar ve ricalar üzerinde halka hizmet adına bir müddet aktif siyasetin içinde yer almış, burada yapmış olduğu hayırlı hizmetlerin ardından yine kendi isteğiyle siyasi çalışmalarına son vermiştir.

Emeklilikten sonra bir müddet Pazarcık "Kızılyarma" mevkiinde bulunan ve kendileri tarafından meydana getirilen meyve bahçesiyle meşgul olan Mehmet Aras Efendi, evinde kendisini bulamayan insanların şehir merkezine iki km uzaklıkta olan bahçesine sohbet, nasihat dinlemek için geldiğini görmesi üzerinde, meyve bahçesiyle olan ilişkisini de kesmiş ve kendisini Allah için insanlara yardımcı olmaya adamıştır.

Yoğun insan ziyareti ve onlara yardımcı olma gayreti ile birlikte, vaktinin büyük çoğunluğunu evindeki soıhbethanesinde geçiren Hüseyni Mehmet Aras Efendi'nin, yıllar geçtikçe ayak kaslarında hareketsizliğe bağlı olarak hissizlik oluşmaya başlamış, ama bu durumdan hiç şikâyetçi olmamıştır. Bilakis bu hâlin insanlara vakit ayırma, onlara yardımcı olma babında kendisinde daha fazla imkân tanıdığını ve bundan da memnun olduğunu ifade etmiş, tüm vaktini ilim ve irşâd hizmetlerine ayırmasına neden olan bu mazereti kendisine vermesinden dolayı da Allah'a hamd ettiğini söylemiştir.

Alevi, Sünni, Türk, Kürt her kesimden insan her zaman dilimi içinde Mehmet Aras Efendi'nin evini ziyaret edebilmekte, sohbet ve nasihatlarından istifâde edebilmekteydi. Hayattaki en büyük sevincinin Allah için insanlara yardımcı olmak olduğunu söyleyen Hüseynî Mehmet Aras Efendi'nin evini ziyaret edebilmekte, sohbet ve nasihatlarından istifâde edebilmekteydi. Hayattaki en büyük sevincinin Allah için insanlara yardımcı olmak olduğunu söyleyen Hüseynî Mehmet Aras Efendi, 15 Şubat 2019 Cuma günü vefât etmiş, tüm sevenlerinin gözyaşları arasında Yukarı Pazarcık'taki Hoca Ahmet Yesevi Caddesi üzerinde bulunun makberesine defnedilmiştir.

Eserleri


Divân-ı Ahsen ( Muhabbet Damlaları )