Neden, niçin, nasıl … bir türlü bulamadım sebebini,
Her gece seninle tokuşturdum ayrılık kadehini.
Ey kader! Neden? beni bu kadar çok ezdin,
İşte bunun yüzünden seni hiçbir zaman sevmedim.
Kafam karışık bu günler
Ne olduğum belli değil
Sanki her yer karanlık ıssız
Hiçbir şeyin tadı yok her şey tatsız
Bir ben miyim diyorum böyle olan
Ta küçükten sevdim onu
Alınyazım bildim onu
Hayırlı olur dedim sonu
Olur demekle olmuyor ki
Toprağına terimi beledim
Aşk, acaba seveninden habersiz yeni aşkların (!) peşine düşmek mi?
Yoksa;
Hiç gelmeyeceğini bildiğin halde bir ömür boyunca yolunu gözlemek mi?
Aşk, acaba sevdiğinin (!) ismini surfato ağacının gövdesine çizmek mi?
Yoksa;
Sağ elinde çekiç sol elinde keski, sevdiğini her şeyiyle ruhuna kazımak mı?
Neden, niçin, nasıl
Sorular hiç bitmez
Tevekkül etmeyen de
Dertler hiç bitmez
Merhamet şefkat olmayanda
Aklıma düştün yine
Gecelere sor beni
İsmini semaya yazdım
Yıldızlara sor beni
Yandım, sadece sana yandım
Seninle piştim ben, senden önce hamdım ham,
Cehennemlik olurdum sen olmasaydın Zeliham.
Bir gün ayrılık rüzgarı başımızda eserse,
Ve bir gün bir başkası seni severse,
Şunu bilki ne sana ne de ona kızamam.
Çünkü sen sevilmeyecek biri değilsin.
Ona da kızamam. Çünkü seni sevmiş.
Sevene kızılır mı hiç.
Saflığından şüphem yok
Söyleyecek sözüm yok
Bir takacak küpem yok
Versene Melis abla
Saçların petek petek
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!