Mahsun bakışlarına kurban olduğum
Umut ışıkları doğudan gelir
Her sabah gün doğarken
Yeni bir umutla kalkamaz mısın
Hüzne değer mi hayat
Yaşın ne de küçüktü bebeğim,
Henüz doğmamıştın ki
yani yaşın yoktu bebeğim ve de hiç olmayacak
Bir gecenin sabahında ölünce ölümün ne olduğunu bilmiyordun sen
çirkefin de günahın da bebeğim
Bir vefa timsali mahluk dediğin
O sevgili seni bırakıp gitti
Dönüp de baktı mı sanki yüzüne
O halinle seni terk edip gitti
Sen ağlama dertli gözlüm
Sen ağlama ben ağlayayım ne olur.
Gecelerin ortasında,
Gündüzlerin sabahında,
Ermişlerin dergahında,
Esmez mi bir rüzgar ufuklarından
Özlemin içimde bir kor gibidir
Yıllardır bağrıma bastığım taşlar
Münbit toprakta kar gibidir.
Yolların ayrımındayım,
Sessizliğin otağındayım,
Ve hakikat haykıran
Bir dere kenarındayım
Pırıl pırıl akan suya hayranım,
Ansızın bir gece sarsıldı zemin
Gidip geldiğini gördüm avizenin
Birden hayatım canlandı gözlerimde
Ve çocuklarım ve hayallerim
Düşünmeye vakit bile bulamadan öldüm ben
Gül ektiniz bahçelere
Çiçekler açsın diye
Hapishane köşelerinde
Emirdağ tepelerinde
Afyon hapishanesinde
Elinde asası
Hayat bir yel gibi esip geçiyor
Ne anlamı var yaşamanın
Düşünmenin ne anlamı var
Herkesin gözü yukarılarda
Herkes bir Napolyon, bir Mussoluni, bir Hitler olmak istiyor
Unutmayalım ki,
bu rüya gibi kısa hayat,
an denilebilecek kadar kısa bir süre sonra bitecek ve biz uyanacağız.
Bir haşir sabahında
Hesap günü şafağında
Üzerimizden toprakları silkerek
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!