Hüseyin Emre Aktaş Şiirleri - Şair Hüsey ...

0

TAKİPÇİ

Hüseyin Emre Aktaş

Bazen günü kurtarmanın sevincini, bazen gününüzü gün etmenin heyecanını, bazen de gününüzü heder etmenin ızdırabını mı yaşarsınız?
Sonuç ne olursa olsun iyisiyle kötüsüyle bir gün bitmiştir artık sizin için. Yeni bir güne kavuşmanın heyecanı ile gecenin sessiz ve ıssız karanlıklarına bırakırsınız kendinizi.
Acaba “Yarın bugünden daha mutlu ve umutlu bir dünyaya mı yelken açacağım? ” diye düşünür müsünüz kendi kendinize?
Ya da “Bana değmeyen yılan bin yıl yaşasın” diyerek, etliye sütlüye karışmamayı hesap ederek bana neci bir mantığa bürünmeyi mi yeğlersiniz?
Bilesiniz ki, ikilemlerle dolu bir hayatın her evresinde bana neci ve bahaneci cümleler hakim olur. Ben! Ben! Diye ayyuka çıkmış bir bencillik kaplar tüm bedenleri.
İkilemlerden kurtulabilmenin yolu ise bencillik duygularını törpülemek ve ayaklar altına almaktan geçer.

Devamını Oku
Hüseyin Emre Aktaş

Dünyayı var eden Allah dengeler üzerine oturtmuş fakat insanoğlu ise ilişkilerini hep düzensizlikler üzerine kurmuştur. Çünkü dünyayı severiz yaratanı unuturuz, dünyaya bağlanırız ama var edeni düşünmeyiz. Dünya! Dünya! deriz ama ahiret olgusundan hepten kaçınmaya çalışırız.
Dünyayı iyiliklerle, güzelliklerle, doğruluklarla var etmek için çaba sarfetmemiz gerekirken kötülük ve çirkinliklerle donatırız. Asıl amacımız olan Hakkı hakim kılmak düsturunu bir kenara bırakır batılın neşvü nema bulması için çaba sarfederiz.
Obama’nın zaferinin perde arkasında neler yatmaktadır onu sorgularız da yaklaşık 14 asırdır bütün kainata dalga dalga yayılan İslamın önderi, rehberi Hz.Muhammed(sav) in uluslararası başarılarını, diplomatik ilişkilerini, insani yapılanmasını, sosyal ve toplumsal donatılarını hep görmezden geliriz.
Hz.Muhammed(SAV) in insani yönü üzerinde dururuz da Bizans İmparatoru Kayser Herakliyusa, İran kralı ve o zaman Kayserin himayesinde olan Mısır Kralı ve Habeş krallarına gönderdiği mektuplar ve yaptığı evrensel çağrılar üzerinde durmayız.
Dünya; var edenin varlığını ve birliğini, ilan etmektir tüm nesillere ve çağlara. Kurumuş çöller bile Allah’ın varlığı ve birliğini kendi lisanı halleriyle tesbih ederken insanoğlu Allah’tan uzaklaşarak yüreklerini çöle çevirmekten geri durmaz.
Dünyaperestleşen insanoğlu kendi eliyle Allah’ın mükemmel donattığı yeryüzünü dinamitleyecek kadar zavallığını ortaya koymaktadır. Bunu söylerken kentleşmek veya köylüleşmek bağlamında bir yorum yaptığımız anlaşılmasın.

Devamını Oku
Hüseyin Emre Aktaş

1- İlkesiz siyaset
2- Emeksiz zenginlik
3- Vicdansız haz
4- Niteliksiz bilgi
5- Ahlaksız ticaret
6- İnsaniyetsiz bilim

Devamını Oku
Hüseyin Emre Aktaş

Bunu yapabilenler ise sorumluluğu kuşanmış, hakkı batıldan ayırma yetisine sahip, itikadi, ameli ve ahlaki duruşlarında sapma olmayan insanlardır.
İşte bu tip vakarlı ve onurlu duruş sergileyen kullara ne mutludur. Bu erdemli kullara, takvayı ve hidayeti kuşanmış kullara, sorumluluk bilincine sahip erlere, iyiliği kendisine rehber eylemiş kimselere ve hakikate sevdalı gönüllere has hitap yine Allah’tan gelmiştir. O Rahman’ın has kulları kimlerdir biliyor musunuz?
Onlar ki;
“Yeryüzünde tevazu ve vakar içinde yürürler ve ne zaman kötü niyetli, dar kafalı kimseler kendilerine laf atacak olsa, sadece selâm! Derler.
“Onlar ki;
Gecenin derinliklerinde secdeye vararak ve kıyama durarak, Rablerini anarlar.”

Devamını Oku
Hüseyin Emre Aktaş

Adı açıklanmayan bir asker, eti kemiğe dek yakan beyaz fosfor bombalarını bizzat kullandığını, beyaz fosfor mermisi atan tankların operasyon halinde olduğunu söyleyerek “Sorumlu biçimde kullanıyoruz. Tüm operasyon boyunca elimizin altındaydı” dedi
Vahşeti anlatırken ağlayan İsrailli spiker: Gazze’de yaşanan insanlık dramına İsrail'deki 2. Kanal spikeri Junjet Levi adlı kadın sunucu gözyaşlarıyla tepki verdi. Levi, 'Bu savaşta bizden birkaç kişinin onlardan ise 350 kişinin öldüğünü söylediğimizde dünyayı bu savaşın adil olduğuna ikna etmek oldukça zor' ifadelerini kullanarak 6 Ocak tarihindeki haber bültenini bitirirken ağladı.
Spiker Levi'nin katliamın üçüncü günü yaptığı açıklamalardan sonra, Siyonizm’e saldırdığı ve düşmana sempati duyduğu gerekçesiyle hakkında işinden atılması için imza kampanyası başlatıldı.
Bütün dünya bu vahşete sessiz kalınamayacağını adeta haykırıyor.
“ Her bölgeden Yeter! Bu katliama bir son verin artık! ” Diye insanlık ağlıyor.
Fakat hain, katil, gaddar Siyonist İsrail Devleti ve bunların lanetli toplumu yaptığı işten zevk almaya devam ediyor. Öldürdükleri bir Gazze’linin önünde hatıra fotoğrafı çektirmekten zevk alıyor. Çocuklarını yüksek tepelere çıkararak attıkları fosfor bombalarının patlamasını seyrettirerek sevinç çığlıkları atıyorlar. Ve yine bu vahşete dayanamayıp ağlayan bir İsrailli kadın sunucuyu vatan haini ilan edecek kadar alçaklaşabiliyorlar.

Devamını Oku
Hüseyin Emre Aktaş

Her gün adımladığımız caddeler bir mendil, bir simit satarak, boyacılık yaparak geçinenlerle doludur. Bakarsınız bu insanların gözlerinde mutluluk ve alınlarında şükür secdelerinin izleri okunur. Hallerinden şikayetçi olsalar bile kimsenin mülkünde servetinde gözleri olmaz.
Ya bir de madalyonun öbür yüzünü çevirdiğinizde bambaşka bir tabloyla karşılaşırsınız. Hani adeta “dağda domuzu eksik”, “Karun kadar zengin” diye adlandırılan kimseler vardır ya.
Sokakta simit satanlar, evine ekmek dahi götüremeyenler, yetim/ öksüz, darda kalmış kimseler hiç umrunda değildir bunların.
Karun kadar mülk ve servet düşkünü bu kimseler “insanları nasıl araklarım”, “kısa yoldan nasıl kazanç temin ederim”, “riske girmeden nasıl kazanırım” düşüncesi taşırlar.
İşte böyle bir dünyada yaşamak insanı mutluluğa götürür mü dersiniz? Hiç böyle bir muhasebe yapma imkanınız oldumu? Karun kadar zenginleşenlerin ihtişamlı hayatına gıpta ile baktığınız oldu mu? Onların göz kamaştıran hayatları nın öteki yüzünü irdelediniz mi hiç?
Kur’anı açıp baktınız mı?

Devamını Oku