hayat hayat dedikleri
bir aşağı düşürür seni
bir yukarı çıkarır
canı sıkılınca azına sıçar
canı isteyince mutluluktan uçurur
Adına şiirler yazmayı isterdim
eğer adını bilseydim
seninle muhabbet etmek isterdim
gülüşünü aklıma kazımayı
geceleri kendime hatırlatmayı isterdim
parmaklarımı yüzünde gezdirmeyi
Sevdiğim kızın bana bakarken
gözlerinin parıldamasını
başını omzuma yaslamasını
bana baktığında gülümsemesini
isterdim
sana bakıp
Bazen aşık olmak istersin
onu görünce elin ayağın dolaşsın
kalbin bi ayrı atsın
yerinde duramasın
etrafında dolansın
yanından ayrılmasın
Her gün sabahın köründe kalkardım
acaba bugün güneşin doğuşunu görebilecek miyim diye
lakin göremedim
neden mi
aramızda kara bulutlar vardı
ne gelişini görebildim
Karanlığın dibine daha ne kadar dalmak lazım
içinde kaybolmak yetmiyor mu
ne yaptığımı
nereye gittiğimi
ne için yaşadığımı
bilmeden yaşamak
Önümü görmediğim bir yolda yürüyorum
karanlığın içine
dibine kadar karanlığa
ne bir ışık
ne bir işaret
ne bir yol gösterici
Nasılsın diye sormayın
kötüyüm hemde çok
iyiyim diye klasik cevap vermekten bıktım
aynı hayattan bıktığım gibi
nasıl gidiyor diye sormayın
alıştım iyi, güzel sıkıntı yok demeye
Ne kadar savaşabilir siniz
bütün dünyanın üstünüze geldiğini
ama dibine kadar yalnız olduğunuzu hissettiğiniz zamanlar
ne kadar da garip demi
hayat işte
adaletin olmadığı dünyada ne beklersiniz ki
Yürüdüğüm yolda
güneş doğmaz
ay batmaz, lakin ışık saçmaz
yıldızlar olmaz
lambalar yanmaz
kara bulutlar bitmez
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!