Hüseyin bir kızı sevdi.
Yırtık gömleğine, topal bacağına bakmadı da
Bir kır çiçeğine gönül verdi.
Ne yani, o erkek değil miydi,
Sevemez miydi bir topal?
Pantolonu yamalı olsa da
Temiz bir kalbi vardı nede olsa.
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Karabük`te bir meczup tanıdim.Her gün, hemen hemen her saat otobüs durağına gelir, inenlere bakar, beklediğinin gelmedlğini görünce -on beş yıldır- başını eğer, bir saat sonra tekrar dönmek üzere oradan ayrılırdı.Meğer bu kişi, nişanlısından ayrılınca ruh sağlığı bozulmuş.Ona nişanlın dönecek, demişler.Bu şiir, topal bacağını sürüye şürüye koparıldığı nişanlısıni beklemeye gelen kişinin gerçek hikayesini anlatır.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta