Bekçisin dediler,
Eline bir tüfekle mermilerini verdiler,
Eşkiyayı köye sokma,
Yaylada konaklatma,
Erzak toplatma,
Diyerek,sorumlu tuttular,
Aval köyü sakinlerinden Hurşit’i.
Gereğini yaptı,elinden geldiğince,
İnanıyordu devletin büyüklüğüne.
Kısa zamanda tepki geldi eşkiyadan,
“Silahı bıraksın,af ederiz yaptıklarından,”
Aldırmadı Hurşit,dönmedi davadan.
Ölüm kararını verdiler,
İnfaz için beklediler.
Gelinlik kızına çeyiz düzmeye gitti Cizre’ye,
Dağ patikalarından birkaç günlüğüne indi düze,
Araç işlemezdi köyüne,
Yaya gidecek ana yola,
Dönüşte misafir oldu bir mezraya.
Dereguvi’de gece yatağından kaldırdılar,
Vurdular,başında köylülere nutuk attılar.
Eruh karakoluna getirdiler cenazesini,
Gördüm çocuklarıyla ailesini.
Devletin himayesine sığındılar,
Ama ne olacaktı açılan yaralar.
Kimlerin nedir bu bölgede emeli?
Bilmeyen kaldı mı gerçeği?
Çok uzun süreç aldı gereği.
(02 Ağustos 2006)
Ömer Faruk BaykalKayıt Tarihi : 2.8.2006 16:18:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ömer Faruk Baykal](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/08/02/hursit-in-sucu-ne.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!