Gülistina kar yağmış, bülbül neyleye,
Bülbülün ağzına gem vurulmuş güzel nağmeler neyleye.
Tertemiz sineleri nifak sarmış, o mahzun eda neyleye,
Dimağlar donmuş, uyuşmuş, o ulvi aşk neyleye.
Sadakat eri gaflete dalmış, engin kalpler neyleye,
Muhabbet türküsü dilde kalmış sadakat neyleye.
Halk sindirilmiş yas tutmuş, fedailer neyleye.
Fedailer başı sevdasına düşmüş, halk neyleye,
Suyu toprağı düşman olmuş, tohum neyleye,
Atılan tohumlar çürümüş heba olmuş, toprak neyleye.
Hünkarın basireti bağlanmış, kethüda neyle,
Kethüda sarhoş olmuş, HÜNKAR neyleye,
Gaye denen şey tuzak olmuş, gözüpek erler neyleye,
Zafer muştusu hayallerde kalmış, heraklit neyleye.
...
Bunlar hep kıyamete haberci olsa da,
Gök yarılıp yıldızlar patlasa da,
Yer çatlayıp, alevler fışkısa da,
Tufanlar coşup, dağları yutsa da,
Bülbül şakıyacak, nağmeler söyleyecek.
Dimağlar aşka susayacak, sinelere sevgi dolacak,
Sadakat eri uyanacak, fersah fersah yol alacak.
Muhabbet türkümüz umut ocağında tütecek.
Fedailer gerilecek, halklar sevinecek.
Zalimler serilecek, mazlumlar semirecek.
Toprak suya doygun, ruşeyme sefa olacak.
Kethüda emre hazır, hünkar Hakk'a şayan olacak.
Gaye şehadete tabi zafer adalete malik olacak.
Zaman gül devrine yakın, hazan ayına da mezar olacak.
...
İnanç iksiri cevher oldukça,
Ümit tiryak-i meded oldukça,
Sabır kasırgaya kemend oldukça,
Canlar canana teslim oldukça,
ŞEYTAN neyleye.! ..
ahmed emin fidan
1991 fatih istanbul
Kayıt Tarihi : 25.3.2014 22:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!