Gılgamış;
bir rasyonel sayı
basit kesirli
Bir bileşik kimyasal olarak
Üçte ikisi tanrı etinden, üçte biri insan
Ne insan, ne tanrı bu terkip
“Kutsal İnek Ninsun’un oğlu”
Kölesi ölümsüz yaşamın
Gılgamış, süsen boğa
Zalimi Uruk kentinin
Bırakmıyor oğulu babasına, söz kesilmiş kızını yiğide
“ Gelinlik kızla önce o yatar,
Ondan sonra kocanın sırası gelir”
Enkidu, çöle bırakılmış bir tutam kil;
Vücudu kıllı, saçları uzun, aklı kısa
Birlikte otlar hayvanlarla
Yosmadır yaşam koçu
Verir kadınlığını sonsuz cömertlikle,
Altı gece yedi gün
Yosma:
“Ekmek ye Enkidu, yaşamın gereğidir bu,
İçki iç, halkın göreneğidir bu.”
Çıkar yabanilik merdiveninden bir adım yukarı
Enkidu.
Her daim işbaşındadır gizemli ağ örücüleri,
Ve omuz omuzadır tuzak uzmanları
Pişirilmektedir farklı zaviyelerde iki tetikçinin sözde kapışması
Şişirilir büyüklenme balonu
Olgunlaşır sözde gösteri zamanı
Kapışır Enkidu ve Gılgamış, yenişemez iki tarifsiz güç
Destanın iki yoldaşı, iki tetikçisi tarihin.
Humbaba;
Sedir ormanlarının gözcüsü, ağaçların tavizsiz bekçisi,
Gerçek kahramanı bilinen en eski destanın
Öyle bir kahramanki
“Bağırması tufan gümbürtüsü, ağzı ateş, ölümden beter soluğu.”
Tetikçiler düşer yola, alırlar Humbabayı hedef tahtasına
“ Humbaba her şeye düşmandır”
Kara propaganda, yumuşak güç!
Tam gaz destek tanrılardan, bilgelerden ve halktan
Savunur kahramanımız yeşilin hayatını, hayatın yeşilini
Ama tuzak büyüktür
İyi hazırlanılmıştır elbet
Çalışılmıştır katliam
kuşanılmıştır ölümcül silahlar
Kavgada aman diler Humbaba, hüzünlü
Vurma! Dur!
“istemediğin kadar ağaç vereceğim sana”
Duyulmaz, kısılır sesi
zalimlerden aman dileyenin
Yoktur zulmün kalbi
Vururlar kıyıcı darbelerini Humbaba’nın boynuna
devrilir tepetaklak yeşilin gözcüsü
Kahramanı ilk destanın!
Bu mudur insanlığın onuru?
Maharet bu mudur ey insanoğlu?
Ve saldırılır sedir ormanına
O gün bugündür
Açılır yolu yağmacıların, zalimlerin ve isyankarların!
“A!.. Orada bozgunculuk yapacak ve kan dökecek birisini mi yaratacaksın?”
Artık canavar Humbaba yok, sedir ormanlarına bir gözcü
Dindirilemez kanayan yeşil kanın akışı
Aydın olsun gözümüz
Kırkgün kırk gece coşku ve curcuna hakkımız bizim
Galip geldik doğaya!
Eh
Yaşasın o zaman yeni medeniyeti insanlığımızın!
Not: Türkiye İş Bankası Kültür yayınları Gılgamış Destanı esin kaynağı.
Feridun Cemal Er
Kayıt Tarihi : 12.2.2023 00:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!