mermilerden bir tesbih
çeker yorgun yüreğin
alınteri karışmış fağfurlarda
atar ecdadın nabzı
bizi böyle derbeder bırakıp gitme Hüma
bizi uçurumlarda
böyle sarkıtılmalık
sen ki zayıf kuşları yutan yırtıcıların
korkulu rüyasıydın
kadim amazonlarda
tiranozorlar gezer antik kayıplığında
bizi böyle fersude
bırakıp bitme Hüma
sen ki cennetin kuşu
kuşların melikesi
berrak kanatlarında ehvenlerin ahseni
boya gökkuşağına
uçuştuğun gökleri
körelmesin rengarenk ıssız umularımız
vaktin ihtiyarında
yetim ve garibanız
vaha içinde sahra içinde vaha içre
kısraklar bünyemizde
koşturur yarım kalmış şanlı tarih timsali
bizi böyle umarsız
bırakıp ötme Hüma
tozu dumana katan yıldırım toynaklarla
kalkan gibi bilekler
kopan tekbir sesleri
vadilerden akın akın çağlayıp da coşan
muvahhid nefesleri
tevhid türküleriyle
dalgalanan depremler
akışan fırtınalar tamudan kanyonlarda
gidişin kıyametim
bizi böyle kabristan
bırakıp gitme Hüma
Kayıt Tarihi : 1.11.2022 20:24:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
HÜMA MEVSİMİ
![Şair Bilal Yavuz](https://www.antoloji.com/i/siir/2022/11/01/huma-mevsimi.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!