KIZIM
Gök renkli gözlü
Güzel kızım
Erken yağan yağmurlarla
Kirpiklerini saydırma
DÖNEBİLSEM
Çocukluğum
Ses sek oynadığım taşlar,
Sakızdan çıkan tokam,
CENNET
Ölüm yatağına girdim bir kere
Baş kalkmaz yastıktan yoktur dönüşü
Gidiyorum her yanı yeşil bir yere
En güzel gülüşmüş melek gülüşü
Acının
Buruşuk yüzünü bile sevdim.
Gözlerinin,
Bebek gülüşlerinde,
Gözlerinde çırpınan kuşların
Kanatlarından diktim
Son nefesim öpecekti toprağını,
Öyle söylerdim,
İçimdeki sevki bülbüle.
Birgün,
Bülbül sustu.
Nasip girdi koluma
Mert, Alican derlerdi köyde ona
Kaç kızın yüreği kor alev aldı
Gözü görmez olmuştu, hiç kimseyi
Tutuştu, Zeyno diye yüreciği
Zeyno kız, hergün çeşmenin başında
GÖZLERDEN UZAK
İçlenir gizli sevdalarım
Pervanesi umut bir gemi
Yükü mutluluk
Gidenler için.
Askerim
Belin bükülmüş, adımların yavaş
Dağların eteklerinden çıkarken, soluyorsun
Sıla hasreti yüreğini yakarken
Nöbette, siperdesin askerim
CESARETİN ADIYDI SEVDA
Gecenin sarhoşluğundan
Yeni uyandı sabah
Adınla inliyor yer
Gök heyhat da dermana muhtaç
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!