Gökyüzünden süzülen
sicim sicim sular
Etrafı hüzünle sarar
gözyaşı gibi dökülür
evlerin, arabaların, camlarından
belki de yalnızların
hüzün yakışır yüzüme eskiden beri
yalnızlık yoldaşım kaldırımların birinde
saçlarımdan sevgiler savururum yeryüzüne
yüzümdeki masumluk, yüreğimdeki bukağı
değildir aslolan
değildir ama yalan da
Duruluğun durgunluğunda
yaşanılası sevdaların yorgunluğu mudur?
Çöken üstüne,
okların saplandığı - kırgınlığın arttığı dem
bakışların suskunluğu
sözlerin sessizliğiyle
Masumluğum suskunluk
gülüşüm yorgunluk
kendimi bilişim çirkinlik
yaşamsı tatların karartısını tanımlamak
kor ateşlerin zifire döngüsünü seyre dalmak gibi
canavar yılından sonra
Özlemenin güzelliğinde saklı duruyor
zalim dünya
fazilet doğuyor kimi zaman
süklümsü saatler geçiyor aradan
aydınlıksız yüzüm ışıyor aynalarda
neden sonra görüyorum kendimi
Ertelenmiş zamanlarda eskiyor yüzüm
yapılası şeylerin çoktanlığında
çoktanlığın sıkıcılığında
geçici sahoşluklarla damarlarında
kol gezişi yaşayışın
sahiciliğn arttığı
Yarynlaryn çiçe?isin incinme ruhum
Kyyamadym en zor zamanlarda bile
hele ki bu gün hiç
celalinden, ?iddetinden korksa da
yorulmaz tehlikelerinden
güçsüzlü?ünden alyr yüreklili?ini
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!