Hiçbir ozan dolduramaz yerini
Ozanlar içinde birdi Hüdai
Ozanlık yoluna verdin serini
Bütün gönüllere girdi Hüdai
Kuru ekmek ile çorba içerdi
Bir evi var idi başa uçardı
Minnetsizdi, dostu iyi seçerdi
Muhabbet sofrası serdi Hüdai
Kurudu Dikmen’in bağı-bahçesi
Dünyanın malında yoktu hevesi
Yavru Ali yuvasında neşesi
Bir tanede fidan verdi Hüdai
“Divane-derbeder” gezer dediler
Hem içer, hem bade süzer dediler
Elinde kalemi yazar dediler
Sevdiği Hakkına erdi Hüdai
Pîre, evliyaya, benzer âlimdi
İnsanı ayırmaz akli selimdi
Sevgisiz sohbetler O'na zulümdü
Her şeyi sevgide gördü Hüdai
Yakutlar, elmaslar dağıttı eli
İlim, irfan sundu o güzel dili
Muhabbet bağında açınca gülü
Okşadı gülünü, derdi Hüdai
Dediler “Hüdai komada yatar”
Kara toprak açtır çok canlar yutar
Yetmiş iki millet yasını tutar
Dünyada er gibi erdi Hüdai
KARACAKIZ O'nun manevi kızı
Alnına yazılmış kara bir yazı
Gayri çalınmıyor bu aşkın sazı
O sazı çaldıran yârdi Hüdai
21.11.2004
Kayıt Tarihi : 16.12.2004 12:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Turhan Toy
TÜM YORUMLAR (4)