Ayı oynaşa salıp,
Yıldızlarla sevişirken,
Hotö’nun Çadırında.
Bütün şairleri rüyamda gördüm.
Mevlanayı gönüllerde ararken,
Karanfil kokan kitaplarıyla,
Şanlı bir bayrak misali,
Tamer Abuşoğlu gelmiş, duruyordu.
Karla karışık, bir yağmur yağıyordu,
Ve elindeki “Sarı Mektep” kitabıyla
Ercüment Asaf Yanıç.
Mehmet Türkanın,
Gözleri destan okuyordu;
Dedekorkuttan; Niyazi Yıldırım
Gençosmanoğlundan.
Abdulhadi Bay;
Kumruda kucak açarken
Kültüre sanata ve edebiyata;
Gözleri ışıl ışıldı Hekimi’nin.
“Tutsak Yollar”da.
Ve hafiften gülüyordu.
Vahittin’in resmine bakarken.
“Mavinin yaş günüymüş,
Mehmet Kara,
Anasının aşure çorbasını dağıtıyordu,
Tılsımlı elleriyle.
Uyandım ki,
Ne şair, ne de şiir var çadırda.
Nede anasının aşure çorbasını,
Dağıtan Mehmet Kara.
Ala haaaa, dedim
Ve güldüm kendi kendime.
Hani ya?
Nerede Nazey?
Kayıt Tarihi : 4.4.2014 16:57:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!