Dünyayı
Avuçlarıma aldım
Kor gibi yakıyor elimi
İnsan,
Çok şey söyleyebilir
Umutlar, aşklarla ilgili
Tüm çelişkilerin içinde
Acı savaşların gölgesinde
Yanık söz
Duygu yüklenince
Kalpleri deler geçer
Söylemesini bil yeter
Birde altında müzik varsa
Şöyle derinden kalbe giden
Söz anlamından uzakta
İnsanı öldürür geçer
Gerçekler,
İnsan aklı, duyguları
Midesi ve yaşamında
Çelişkili eğlencelerde
Gülmenin dozu artınca
Ardı bitiyor ağlamalarla
Biliyorum,
Hırsımı yendiğim gün
Kımıldamayacak yapraklar
Esmeyecek rüzgârlar
Doğmayacak yeni günler
Ay, güneş ve yıldızlar
Başka dünyalara doğacak
Biliyorum,
Hırsla yaşanılan dünya
Hırsın yalanında kaybolacak
Yeni gün
Geyiğin boynuzundan
Altın bakışlı gözlerden
Derinlere süzülecek
Zamanı durduramam
Zaman hırsın ihtiraslarında
Daha hızlı dönüyor
Kan ve gözyaşıyla boyanıyor
Erdemli sözler
Erdemli insanların cehennemi
Cennetse kayıp zamanlarda
İnsanlık ve hoşgörü
Zulmün gölgesinde
Zalimleri kucaklıyor
Kan ve gözyaşının
Akıtıldığı yerlerde
Savaşların hayatı
Bitirdiği yerlerde
Hoşgörü zulmün elinde
Altın saraylarında
Şampanyalarını patlatıyor
Rakı sofralarında
İnsanlığa meze oluyor
Sarhoş ağızlardan
Kapitalizmin kucağında
İnsanlık ve hoşgörü
Nağmeleri yükseliyor
Hayatın kan kırmızısı
İnsanların yaşamından
Habersiz gerçeklerin
Söylemlerinde gülüyor
Günlerce açlara inat
Hoşgörüyle tıkınıyor
Bir müzik yükseliyor
Semazenlerin gülümser
Derin bakışlarında
Dışarıda bombalar
Makineli tüfekler
Tekkeler açmış kucağını
Katillere selam çakıyor
Diyorlar hoşgörüyle
“Ne yaparsanız yapın
Ne olursanız olun
Yeter ki gelin buraya
Burada hoşgörü var”
Hoşgörüsüz yaşamdan
Nasibini almamışların
Acı hayatlarından uzakta
Açlıktan ölenlerin
Sitemli bakışlarında
Silahların vızıldayan
Ölüm kurşunlarında
Kucaklanması, korunması
Gerekenlerin yokluğunda
Hoşgörüye asıl muhtaçların
Fersah, fersah uzaklarında
Hoşgörüsüz davrananlar
Hoş görüye çağrılıyorlar
Ve hoşgörü yükseliyor
Tekkelerin kubbelerinden
Ve güneşler batıyor
Semazenler dönüyor
Ne olursan olsunlar
Ne yaparsan yapsınlar
Müziklerle aklanıyor
Geceler gündüze
Gündüzler geceye
Zulmün kucağında giriyor
Hoşgörüler semaya yükseliyor
Dağların madenleri
Utancından eriyorlar
Kaçıyor yıldızlar
Dünyayı terk ediyorlar
Doğa feryat içinde
Ölümle pençeleşiyor
Zengin çıkarlarıyla gülerken
Politikalar insanları öldürürken
Hırslar dünyada kan dökerken
Bir çağrı yükseliyor
Ne yapmış olursanız olun
Ne olursanız olun
Burada sizlere hoş görü var
Nidaları dünyada yükseliyor
Ve mazlumlar
Hoşgörü nedir bilmiyor
Kanlı zulmün elinde
Yaşlı gözlerle bekliyor
Birazcık hoşgörü
Yaşamak için
Yaşamak için
Yaşamak için
Kimse duymuyor,
Semaya hoşgörü yükseliyor…
21.06.2007 - İzmir
Çalışmanın ikinci bölümü devam edecek.
Mehmet ÇobanKayıt Tarihi : 21.6.2007 06:01:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Gözlemlerim o kadar acı ki? Dünyada asıl hoşgörüye muhtaç olup, hoşgörü ile karşılanacaklar, kucaklanacaklar, her türlü sömürüye maruz bırakılıyorlar. Paraları, riyakârlıkları, sahtekârlıkları, çirkin politikaları ile dünyayı ve insanlığı katledenler hoşgörülerden nasibini alıyorlar. Günümüzde insanlık, hoşgörü, anlayış söylemleri, paranın, silahın, gücün elinde dolaşıyor. Onlar güçlerini silaha çevirip dünyayı yok ediyor. Gördüğüm bu gerçek değişmedikçe insanlık ve hoşgörü kavramlarına inancım değişmeyecektir. Gördüğüm sadece kan ve zulüm tapınaklarda kutsanıyor. Ben hoş görüden söz edilen yerlerde, ayinlerde, merasimlerde, sempozyumlarda, salonun bir tarafına, savaş mağdurlarının (değişik yerlerinden sakat kalmışların) , onların acılı ailelerinin, açlıktan bir deri bir kemiklerin, yoksulluktan, sefaletten hasta olanların getirilerek, insanların onlara bakarak hoşgörü çağrılarını yapmalarını / yapabilmelerini isterim. Gerçekten insanlar onlara bakarak, onların bu hallerini görerek, onları bu hale getirenleri, onlara bu hayatı layık görenleri hoş görebilecekler mi? Düşünürüm. Kendi aralarında dünyayı kana bulamanın planlarını yapanları, ertesi günü gülücüklerle insanlık ve hoşgörü mesajlarıyla ortada riyakârca dolananları asla hoş göremem.. Hoş göremem Hoş göremem Hoş görenleri de hoş göremem Yoksulun, yetimin, garibin, yolda kalmışın, mazlumun yanında olan benim dinim İslam, dinimin peygamberi Hz. Muhammed, 'zulümlere rıza göstermek, ses çıkarmamakta zulümdür' demektedir. Dünyada zulmün kanımızı dondurduğu manzaralarında ben, asla bu zulumleri gerçekleştirenleri hoş göremem. Bu zulümlere ortak olamam. Zalimleri ve onları hoş görenleri de asla hoş göremem. Bunu yaparsam insanlığımdan utanırım.
yaradanı anlayabilmek için, se, öyle kolay olmasa gerek. elin, dilin, gözün, kulağın, duyuların ve hatta gönlün de yaradan gibi olursa yani o gönülde onu barındırabilirsen belki diyeceğim, ancak anlayabilirsiniz. sözle veya kelam la hiç anlaşılmaz. anlatmak ise ondan da zor.
Utancından eriyorlar
Kaçıyor yıldızlar
Dünyayı terk ediyorlar
Doğa feryat içinde
Ölümle pençeleşiyor
KUTLARIM SAYGILAR
TÜM YORUMLAR (20)