Hoşça Kal Turuncu Lale

Halime Erva Kılıç
100

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Hoşça Kal Turuncu Lale

HOŞÇA KAL TURUNCU LALE

Ne yapmak gelir ellerinden
Sormak ne çare, yıkılmış birden
Karar bize, hoşça kal…

Hayır, gitmek olmaz
Bunca vakit hakirlik içindeyken
Şimdi gerçeğe baka baka
Nasıl hoşça kal derim?

Zor olanı evvel sen bildin
Dönüp de ardını bakmadan gittin
Bunca zamandan söz ediyorsun
Ya neredeydin?

Gurur benimki, boşa böbürlenmek…
Görüyorum ki haksızlık etmişim
İkimize de…

Yıkıldı, devrildi gövdesi yapraklarımın
Artık gitmelisin
Her şey böyle daha güzel
Akmasın boşa yaşlar gözlerinden
Hoşça kal…

Benim değilmiş meğer koca dünya
Büyültmüşüm kendimi oysa küçükken, küçücük benken
Seni küçük sanırken…

Sus…

Biliyorum, bu defa faydasız ağlamak
İnandırmışken sevdiğime
Giden bendim
Seni yarı yolda koyan da…
Peki, gidiyorum turuncu lale
Hak etmedim seni hiç… Hem de hiç…
Bu sefer çok seviyorum seni
Henüz anlıyorum nedir çaresiz bırakılmak
Nedir severken gitmek zorunda kalmak
Şimdi sana hak veriyorum
Hoşça kal…

Akmasın yaşlar
Yine de kınaya çalmasın ellerin
Tomurcukların beklerken açmak için
Onları seyredip parmaklarını okşamalısın
Dallarında gezinen karıncaları kucaklamalısın
Biliyorum yaprakların asla yeşil kalmayacak
Benim sarı rengimde kalmadığım gibi…
Gazellerime değemeyeceksin
Bu sefer gerçekten gitmelisin
Artık çok geç, çok…

Yıkılma sen, sormayacağım bir şey
Tadını kaçırmak istemem derdim ama
Zaten koymamışım
Sana sadece affet desem bile
Yüzüm yok
Hani tükürülecek yüz demiştim ya
İşte o adam, benmişim!
Ne şimdi var, ne bundan sonrası
Önceye gelince;
Nefsin kurbanıyken hiç mi düşünmemişim?
Hiç mi bilmemişim?
Pişmanım…

Kızmıyorum, kızmadım da
Sadece sana inandığım, sevgini kusamadığım anlarda
Senin için var olan her şeye bir minnettarlık
Bir eğiliş, bir kulluk duygusu esti…
Belki de seni Tanrıya eş görmüştüm
Şimdi şükranlarım yalnız ona
Sense artık Leyla kadar değersizsin gözlerimde
Manasızsın
Ben gerçeğimi buldum
Artık ağlayacaksan, tek bir için olsun

Ne yani Mecnun gibi kör mü oldun
Yoksa bilemediğim bir başka göz mü buldun?
Benim gelen, ben
Tanımadın mı?
Hakkım yok hesap sormaya
Ama turuncu lale
Senin için geldim
Belki kıydım da sana öyle geldim
Dorian’ın nefsine tutsaktım
Ve sen turuncu ışık
Aydınlığından bir tutam çalmak isterken
Karanlığımı gösterdin bana

Bu defa dönmek yok
Ardına bakıp koşacağını bilirsen bana, dönme yüzünü
Gerçekler görünenle sınırlı değil
Karar bize, hoşça kal…

Evet, asla yeşil kalamayacağım
Ama bir yanımda turuncu gonca eksik…
Senin diri yeşillerin çok olacak
Bense ölü kum renginde
Eski yeşillerimin affına yüzsüzlükle sarınacağım
Bu toprak çok sıkıyormuş meğer
Yenilenen vücudum evlatlarımda
Onların da turuncu olmasını dileyeceğim
Belki uzayan kollarıma serçeler konacak, onlarla haberini bekleyeceğim
Aldırma, bu yaş benim değil, yağmurun…
Senin gazellerine karışamadım henüz
Sesimin kısıldığına bakma
Bir oduncu güdüyor sadece dallarımı
Canım yanmıyor
Tazeleniyorum
Bir ileri bir geri düştüğüme inanma
Sana ettiklerimden bu yana
Hiç bir şey küçültemez daha
Dedin ya karar bize, hoşça kal turuncu lale!

Halime Erva Kılıç
18 Mayıs. 2010
Salı

Halime Erva Kılıç
Kayıt Tarihi : 21.5.2010 19:05:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Halime Erva Kılıç