Rabbine nazı geçenleri bul.
Beni incit bendekini incitme.
Bu Garib’te değil midir bu meydan h/ali’m.
Günahlardan önce rahmetini yaratanı ararken.
Teheccüt vakti onunla selamlaşmış olmaktan bahtiyarım.
Eşikte niyaz, huzurda naz edilir.
Herkesin bir bahanesi var, senin yok ey gönül.
Bana, benden daha yakın olanı arıyorum.
İçinde duadan renk yoksa, dışarda gökkuşağı arama.
Allah'a yakın olan kendine yakın aramaz.
Allah dışında yakın arayan kendine yakın bulamaz.
Vahşetin mümessilleri üstünlüğü farklı yerlerde arayanlardır.
Herkesin bir bahanesi var, senin yok ey gönül.
Şems vakti, ham olanı pişirir, pişeni yakar o mezarlar.
Kabri üzerinde iyice uzamış bir çalı vardı, yeni açmış birkaç sarı, kokusuz çiçek.
Her şeyin güzel olacağına dair söylentiler vardır Estağfirullah’ın teheccüt vakti.
Güneşte dur bakalım diyen bir aşk vardır.
Herkesin bir bahanesi var, senin yok ey gönül.
Hangi gönülde uyusam bir dağın benimle uyuduğu oluyor.
Bu aşk ve sözü, onun her satırında gizli bulutlara kim ne söyledide gözyaşı döker.
Kişilere göre değil, esasa göre söz söylenir duada.
Kamerin yüzü ne gibi görünür maşuğa.
Herkesin bir bahanesi var, senin yok ey gönül.
Ve bu aşk büyük bir an’da açığa çıkar.
Gaflet pamuğuna tutunanlar kimdir?..
Kimse sanmasın ki, güzel şeyler yaşayanlar acı çekmemiş.
Merhamet, insanı insan yapan en önemli duygudur.
En büyük kayıplar onlardadır.
Düşün bakalım, bu yaşamdan ne istediğini biliyor musun?..
Herkesin bir bahanesi var, senin yok ey gönül.
Yüzlerindeki tebessüm acılarının ters orantısıdır.
Bilgi akıla, tecrübe gönüle fayda sağlar
İstediklerin için vermen gerekenler vardır.
Bütün akıllara ve gönüller’e akıtmalı gül kokusunu.
İlahi düzende duası kabul olacak hâle gelmektir.
Herkesin bir bahanesi var, senin yok ey gönül.
Güya mümin çok, emin olan yok!..
Bir günah işleyip de bedel ödemeye başladığında etrafına bakarak, Şeytan'ın yaptığı gibi suçlu arama.
Annemiz Havva, Baba'mız Adem (as) gibi şöyle söyle:
Ey Rabbimiz!..
Biz kendimize zulmettik.
Eğer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan mutlaka ziyan edenlerden oluruz.
A'raf-23
Bir merhaba dileten dünya bu, tutmuyor uyku yakamızı tutmuyor tutmuyor.
İnsan gözü yaşardıkça yeşeren bir topraktır.
Bir deste gül alayım, Ali 'nin bahçasından.
Herkesin bir bahanesi var, senin yok ey gönül.
(Y.ed - Güzide Mektublar)
Kayıt Tarihi : 19.3.2019 00:39:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ey Râgıb!.. Düşmanın tevazu göstermesine sakın aldanma. Zira sel, duvarın ayağını öperek yıkar. Koca Râgıb Paşa
Her dize başlıbaşına bir düşüncenin, bir inancın kalıbı.
Bu kalıbın şekli, okuyanın maharetine ve algısına bağlı.
İsteyen kalıbı, küçük şişelere dönüştürüp gül yapraklarının özünden çıkaracağı esanla doldurur, ruhuna derman yapar; isteyen küçük tüplere dönüştürüp dikenli otların gövdesinden ve köklerinden süzülen süt ile doldurur, yaralarına merhem yapar.
Kalp gözüyle bakmasını bilenler gözünü aşka çevirir, aşk ülkesinde ma'şukuna kavuşma arzusuyla gönlünü doyurur...
TÜM YORUMLAR (1)