YAŞAMAK ya da YAŞAMAK
Yaşamak aşmaktır.
Yarını bugünden, bugünü dünden söküp çıkartmaktır.
Yaşama bir adım daha attıysan,
kutsal beynine bir hücre daha kattıysan,
dost yüreklere bir sevgi tohumu daha attıysan,
bugünkü sen, dünkü sen değilsin artık.
Bundan böyle ürkütmesin seni ne ölüm, ne de gelecek,
korkmayasın ömür boyu yaşamaktan.
(Mart 1983)
EMEK
Açtım gözümü: kulaklarımda senin adın.
Bir uğultu sardı gövdemi, büyüyüp gelişen,
serpilen düşüncemde, genç bir kız gibi.
Şimdi, çok uzaklardayken, yanıbaşımdasın.
Soluğun titretiyor önümdeki sayfaları,
esen yel gibi dingin, sabırlı.
Yüreğim, karışarak yüreğine, haykırıyor coşkunca senin ağzından:
Ekmek diyen, Barış diyen, “Özgürlük diyen.
(Haziran 1984)
BİR GÜN...
Çiçekler solgun bu gece, neden?
Yürekler böylesine solgun, gökyüzü bu kadar karanlık,
Güneş ışıklarını esirgiyor bizden, neden?
Duyuyorum; içli bir çocuk ağlaması yükselen, komşu evlerden.
Yoldan geçen köhne bir kamyonun egsoz homurtusu dolduruyor kulaklarımı…
Ve uzaklardan öldüresi feryatları geliyor aç insanların.
Bir sigara daha yakıyorum...
Ardımda Albinoni incelikle oynatıyor kemanlarını.
Başucumda bir kitaba ilişiyor gözüm: “Bir gün mutlaka”
Dudaklarım sevinçle yineliyor her sözcüğü üstüne basa basa:
Bir gün mutlaka!
Bir gün mutlaka!
Bir gün...
(Ağustos 1984)
BEKLERKEN…
Sen, odanda, kaygının doruğunda yudumlarken çayını,
sararmış parmaklarında bir sigaranın dumanına boğulmuşken,
kulağın kapıda; geldiler, geliyorlar…
Sen, kafanda tüm geçmişinle hesabı peşindeyken yapıp da yapmadıklarının,
hayatta kendin için hiçbirşey istememenin rahatlığıyla,
bulutlu bir gökyüzünde -yine de- uçabilmenin huzuru içindesin.
Sen, şimdi hergünkinden daha çok ararken,
sevginin ince sıcaklığını dost bildiğin yüzlerde,
yaşlı bir ozanın müzikli dizelerinde buluyorsun -yeniden-
yaşamın gerçek anlamını:
“HİÇ BİR ŞEY VERİLMEMİŞTİR İNSANA.”
(Mayıs 1985)
UZAKTAN HABER GELDİ
Uzaktan haber geldi, beklenen bir haber.
Karla yağmurun birleşerek aktığı bir pazar sabahında;
haberiniz geldi.
Uzaktan haber geldi, beklenen bir haber.
Yılların örtemediği suskunluğu kırıp da haykırışınız geldi;
haberiniz geldi.
Uzaktan haber geldi, beklenen bir haber.
Dört sütuna manşet bir pazar gazetesinde dimdik ayakta duruşunuz geldi:
direnişiniz geldi.
(Aralık 1986)
ÖĞRENİLEN
Yaşamdan aldığı ödüller vardır her insanın;
gücüyle, emeğiyle, düşüncesiyle.
Yaşamın attığı kazıklar vardır her insana;
uzun, sivri, acılı.
Yaşanan tüm sevinçlerle, çekilen tüm acılarla,
kucaklayabilmek için dünyanı ve evreni
öylesine doldurmalısın ki kendini;
her duyguya yetebilmeli yüreğin,
her acıyı yutabilmeli benliğin,
her sevinci avuçlayabilmeli onurun ve emeğin.
(Mayıs 1987)
Kayıt Tarihi : 12.6.2012 15:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
20'li yaşlardan kalanlar... Hiç mi değişmemiş hayat?
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!