Hırçın Sevdanın Gizemi

Mehmet Çobanoğlu
2565

ŞİİR


17

TAKİPÇİ

Hırçın Sevdanın Gizemi

Utangaçlığın koynuna sığmayan
Gülümsemesi sabah şafağı
Gamzelerinden güneş açan
Saçları omuzlarına çağlayan
Bakışlarıyla
Geleceğe umut taşıyan
Dudakları gonca
Endamı gül ağacı
Sözleri büyüleyici
Teni begonya, manolya kokan
Şiirlere konu olan hırçın sevdanın gizimi
Zühre Yıldızın parıltısı senin güzelliğinden sönüktür

Sevgi yüreğine dergâh olan gönül güzeli
En sevdiğim yerin
Zeytin karası
O gözlerin
Esmerimsi tenin
Dudakları kızıla çalan yar
Eğer sen buralardan gidersen
Mevsim hazan, sensizlik bana ıstırap, ölüm olur
Dilerim bir gün benim gibi aşkı yaşar divane olursun

Güzelliği beni çıldırtan beni tüketen aşk perisi
Sen olmayınca yüreğim susuyor
Damarlarımda kan akmıyor
İçim sancıyor
Sensiz
Zaman hiç geçmiyor
Dingin
Bana gün mü, gece mi?
Belirsiz
Bendeki şu sevdan olmasa dünya faydasız, yürek faydasız

Ne olur al şu ellerimi o ellerin içine, mutlu et beni
Dilersen gir içime kopar yüreğimi
Yeter ki
Soğuk davranma
Bana hüzün yaşatma
İstersen
Cehennem ateşi ol
Parça parça yak beni
Ey aşk tanrıçası ruhumun mabedi
Senin olmadığın ahsâb-ı araf-ı,
Tuba ağaçlarını,
Cenneti-alayı neyleyim
Yağmur ol hep üzerime yağ, sel ol beni önüne kat razıyım

09.05.2016
İstanbul

Mehmet Çobanoğlu
Kayıt Tarihi : 9.5.2016 20:25:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mehmet Çobanoğlu