Hira Nur Dağı'na yola koyulduk,
Kuşluk vakti güneş ziya getirdi.
Zirveye varınca sanki bayıldık,
Yorulmuş bedenler sıra oturdu.
Ferahlanıp taşa yaslanan kullar,
Geçmişe dua da okuyan diller,
Semaya açılmış titreyen kollar,
Resulün çıktığı dağa götürdü.
Çeşitli renkleri yola dizilmiş,
Kimi sevinirken kimi üzülmüş,
Etrafı temaşa tarih gezilmiş,
Manaya susayan yere yatırdı.
Mağara görünüp heyecan geldi,
İzdiham sırada yerini aldı,
Ezile büzüle musalli oldu,
Kafile izdiham,katar katardı.
Figani'yim acep tekrar olur mu,
Bu günahkar beden ibret alır mı,
Cenneti âlada yâri bulur mu,
Bu can bedende ömür bitirdi.
Kayıt Tarihi : 12.2.2016 15:07:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!