Hikaye 2 Sevgi Dili Şiiri - Fatma Doğan

Fatma Doğan
207

ŞİİR


9

TAKİPÇİ

Hikaye 2 Sevgi Dili

SEVGİ DİLİ
Sıçrayarak uyandı. Neden sıçradığını anlayamamıştı. Rüyamı görmüştü, yoksa birimi seslenmişti. Ayıkmak istiyordu, ayıkamıyordu. Doğruldu oturduğu yerden. Düşle gerçek arası gidip geliyordu, uyku ile uyanıklık arası bir yolculukta.
-Babaanne babaanne diyen bir ses kesti sessizliğin karanlık tonunu neşeli rengiyle. Araladı perdeyi, güneş doğmuş arsız bir misafir gibi dalıp girivermişti içeriye izin almadan.
-Kerehat vaktinde uyursan böyle rüyalar görürsün diye mırıldandı kendi kendine. Sabah namazını kılmış, kanepenin kıyısına kıvrılıvermiş orada da uyuyakalmıştı demek ki.
Babası güneşi hiç doğdurmazdı üzerlerine. Bu vakitte nasipler dağıtılır camları kapıları açın derdi. Mıh gibi kazınmıştı aklına bu miras sözler. Aslında kendinin de hiç adeti değildi bu vakitte uyumak. Ama dalmıştı işte nasılsa.
-Babaanne babanne sesi ilişti kulağına
Üst katında oturan torunun sesiydi bu
-Uyandın mı kuzum? Bağırma annen baban uyanmasın hadi aşağıya gel sana patates kızartayım.
Bir aile apartmanıydı, burası. Küçük çocuk elinde oyuncağıyla ağır adımlarla indi aşağıya,
-Babaanne ben acıktım dedi yarım yamalak konuşmasıyla.
Kucağına alıp oturttu torununu ,yeni uyandığı için saçı başı dağılmış, gözlerinde minik çapaklar vardı.
-Hadi gel elini yüzünü yıkayalım, tertemiz ol deden seni mis gibi görsün dedi.
Uzun bir koridorun sonundaki lavaboda yıkadılar ellerini, yüzünü. Güneş ışığı taa buraya kadar uzanıyor, lavabonun üzerine iple asılı aynada ışık oyunları yapıyordu. Aynadan yansıyan görüntülerine baktı nine ve torun.Gülümsediler. Biri geçip gitmişti zamandan, biri gidiyordu geleceğe. Biri topraktı sanki biri tohum.
-Tertemiz oldum mu babaanne dedemin yanına girelim mi artık diyerek sarstı tohum, toprağı. Sanki bir yaprağı daha dökülmüş çınar gibi hissetti kendini bu sarsıntı ile?
-Girelim tabi o seni görünce çok mutlu olur,
Yaşı küçük olmasına rağmen odaya saygı ile adımını attı gelecek. Kapıda duraksadılar bir an ;
İçeri de genzi yakan bir sessizlik ve geniş bir zaman kokusu vardı. Zaman durmuştu sanki bu odada ya da yayıldıkça yayılmış huzurla birlikte.
-Dede! Dede! ben geldim.
Sesli bir karşılığı yoktu belki bu mutluluğun ama kocaman gülen gözler vardı tavana bakan birde o gözlerden yanaklara süzülen sessiz dua.
Gelecek tavana kaldırdı başını, ne var acaba diye düşündü tavanda.
-Babaanne ,dedem neden hep tavana bakıyor diye sordu merakla.
Yutkundu geçmiş,ne desem diye düşündü.
-Deden konuşuyor dedi ama o diliyle değil gözleriyle konuşuyor.Tavan da onun yazılarını yazdığı kağıdı ama o dili bilmeyenler onun ne yazdığını göremez. Sende o dili öğrenmek istermisin dedi. Ellerini çırptı büyük bir sevinçle,Gelecek.
-Mesela patates kızartması yer misin dede? diye sor, gözlerini kapatırsa evet demek .
-Dede! patates kızartması yiyelim mi ?
Gözlerini kırptı dedesi.
-Kırptı, kırptı! dedi heyecanla.
Onun alfabesinin,dilinin ilk harfini sökmüştü. Nasılda mutluydu .Kendini büyük bir iş başarmış gibi hissediyordu. Başarmıştı da.
Mutfaktan patates kızartması kokuları geliyordu mutluluğun habercisi gibi. En sevdiği şey patates kızartmasıydı çünkü. Koşarak mutfağa gitti. Tabaktan birkaç tane arakladı.
-Her gün olsa yine yerim babaanne !
-Ben de her gün sana yaparım ,
Gülümsedi Gelecek.
Babaanne ben yarın yine Geleceğim!
Sonraki günde, sonraki günde
Ben hep Geleceğim!
Ta ki dedemden ve senden sevgi dilinin tüm sözcüklerini öğrenene kadar.Ama biterse ben yine geleceğim bu kez yeni sözcükler uydururuz tamam mı ?
-Tamam dedi gözlerini kısarak torununa,
-konuşmak için kelimelere gerek yoktur bazen.
Agah! Agah! Diye seslendi annesi geleceğe .
Dedesinin adını koymuşlardı Agah’a.
Geçmiş ile gelecek geniş bir zamanda sevgi diliyle konuşmuştu bugün .
Güneş arsızlığından utanmış gibi yavaşça çekiliyordu aradan ve odalardan
Tavan daha bir uçsuz bucaksız ve mavi görünüyordu geçmişin gözlerine bugün,
Bazen küçük bir umut göz rengini değiştiriyordu insanın ,
kahverengi gözler dönüyordu masmavi deniz gözlere.
FATMA DOĞAN 13.03.2025/BALIKESİR

Fatma Doğan
Kayıt Tarihi : 19.10.2025 09:34:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!