Hikayem
Esnaf bir baba ve ev hanımı bir annenin ilk oğlu idi Yüksel,daha yedi yaşında idi.İlk okula başlıyacak olmanın heyecanı vardı o minik yüreğinde.Sevgi dolu,neşeli,kıpır kıpır,zeki'ydi.Orta halli bir ailenin oğluydu sonuçta,o yaşta bunun bilinci ve birazda babasının esnaf yapısının yansıması ile kendi başına para kazanmanın hesaplarını yapıyordu o yaşlarda.Neler yapmadıki? evlerinin bahçesinde bulunan erik ve dut ağaçlarının meyvalarını toplayıp paketliyerek satması,sıcak yaz günlerinde,otuz iki dişini trampet çaldırır abiii diyerek buz gibi su satması.Ve o ilk,üzerinde bir zenci ve onun kulaklarında kocaman küpeleri olan sakızı sattığı o ilk günü unutamıyordu Yüksel.O gün babasına gidip,
.........Baba bak ben bu sene okula başlıyacağım para kazanmak istiyorum.
Babası...Eeeee
.........Bana Yusuf abiden bir kutu sakız al onu satıp para kazanayım kazancımı alıp verdiğin sermayeyi geri vereyim
(Yusuf abi dediği babasının çarşıdan ermeni uyruklu,kırtasiye ve hırdavat işi yapan bir komşusu ve Yükseli evlatlık edinmek istiyecek kadarda çok seven biri) .
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Hayat bir mücadele. Hikayende bunu çok güzel anlatmışsın. O güzel, berrak yüreğine sağlık. Kalemin daim olsun.
'Azmetmek kadar güzel ne olabilir ki,işte emeğinin karşılığı,anlamlı paylaşımdı sağolasın,sevgiler...'
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta