...Hikâye... Şiiri - Naime Erlaçin

Naime Erlaçin
955

ŞİİR


43

TAKİPÇİ

...Hikâye...

çok gençtiler

ıhlamur kokusunda serpildiler aşkın
elâ düşünüp
elâ baktılar
iki göz bir oda hayaliyle
sevdaya kanatlandılar

kırk haramilerce kesildi yolları
kinci nefretin
hançeri düştü yüreklere
yazgıya ayrılık

biri bir yerde şimdi
gözyaşlarını sayıyor
acıya müptelâ

öteki yaşamıyor!

hoyrattır aşkın muhtevası
pişkin bir yosma umursamazlığında
yalnızca talanı resmeder
sevdalı bedenlerde yeşerip
ölüme kan arayan hayatta

“bir varmış
bir yokmuş…”

onlar yok'tan sayıldılar

(26 Aralık 2003)

Naime Erlaçin
Kayıt Tarihi : 26.12.2003 12:36:00
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Abir Zaki
    Abir Zaki

    hoyrattır bazen aşkın muhtevası //
    pişkin bir yosma umursamazlığında //
    talanı resmeder yalnızca //
    sevdalı bedenlerden doğan //
    ölüme kanayan bir hayata //............... :-)) bu dizelere de no comment..... sevgiyle...

    Cevap Yaz
  • Naime Erlaçin
    Naime Erlaçin

    Hodri Meydan!!!!!!!!!!!!! ( Ana sayfamdaki yazının aynısıdır.)

    Vayy be hocam! Ne müthiş bir yorum bu böyle!...Bildiği yanıldığına yetmeyen, bir
    maske ardında gizlenip de insan içine gerçek kimliği ile çıkmaya korkan şiir ve edebiyat uzmanımız(!) yine sahnede. Ama bu kez başka kıtalardan Çankaya, Ankara’ya transfer olmuş. Yakında kapı komşum olduğunu iddia ederse hiç şaşmam!... Yazmamalıymışım. Öyle buyuruyorlar. Yok yahu, yazarken bir de hanımefendiden(!) izin mi alacağım. Kimdir, nedir, necidir, bilgisi, donanımı kaç arpa boyu, uzmanlık alanı kendine yakıştırdığı ve beceremediği eleştirmenlik dışında nedir? Yazar mı, yazmaz mı; yazıyorsa eğer onların ayarı, ederi, değeri nedir diye sormaz mıyım ben şimdi?...

    Bakınız hatunum, dilediğiniz kadar yazabilirsiniz. Sinek vızıltısı kadar rahatsız etmez çünkü boş fikrin hükmü ancak bu kadar olur!.... Yolumdan bir santim bile geri çevirmez beri. Yarım yüzyılı aşkın bir süredir kendi kararlarımı kendim verdiğime göre, herkesin temenni ve aklına eyvallah etmeyeceğimi de hesaplamış olmanız gerekirdi. Şunu kafanıza koyun ki, her tıksırığa ürkseydim, bu yaşa kadar zor gelirdim. Hatta olağanüstü yorumlarınızı (!) yazmaya devam ediniz bence. Yazınız ki yüzünüzdeki maske biraz daha sıyrılsın ve alem gerçek kalibrenizi görsün. O abuk sabuk yazıları okuyunca ne yapacağımı düşündünüz acaba? Üzüntümden kafamı duvarlara mı vuracaktım? Depresyona falan girip ilaçlara mı sarılacaktım? Kalemi, kağıdı, klavyeyi bırakıp köşeme mi çekilecektim? Geçiniz bunları kızım.
    YEMEZLER!!!!

    Ben anladım sizin derdinizi. Bir dostum benim üzüldüğümü yazmış sizin o edebiyat harikası ilk yorumunuzdan sonra. Siz de “Tamam, yakaladım işte, yükleneyim” dediniz, öyle mi? Bildiğiniz yanıldığınıza yetmiyor ki ben ne yapayım? Üzüntüm o dostumun antolojiye geri dönüşünün berbat edilmesinden; onun rahatsız olabileceği korkusundan kaynaklanmıştı. Hepsi o kadar işte. Beni sarsmak için bundan çok daha fazlası gerekir. Ben ise, o CEVHER’i ne yazık ki sizde göremiyorum. Ne demişler? Davul bile dengi dengine!!!!....Bu entrikalar daha önce de denenmişti hatırlarsanız. Birilerine “biat” (tabir onlara aittir, bana değil) etmediğim için akıllarınca beni asmaya kalkışmışlardı. Boşuna mı yazdım ben onca yazıyı; “Anarşi Şiirlerini”; “Amazon Kadını”nı; vs., vs….? Madem ki şiir ve yazılarımı okumuşsunuz, iyi bakın bana. Hem de çok yakından bakın. Yetmiyorsa, gidip yazılarımı bir kez daha okuyun. Bende kuru gürültüye, içi boş kışkırtma ve yıldırma taktiklerine pabuç bırakacak göz var mı hiç????
    Bir de “acındırma” lafı etmişsiniz. Ben acındırmam! Mücadele eder ve savaşırım, o kadar. Hem de oyunu kuralları ile oynayarak. Sizin tabirinizle “barbarca” filan değil. Yerine göre “ipek”, yerine göre “çelik” olmayı iyi belletti hayat bana. Çeliği eritmek için gerekli olan ateş ise maalesef sizde yok.


    Birkaç “büyük nasihat”i vereyim bu arada;

    -Kendinizi oralarda boşuna paralamayın, sağlığınıza edersiniz. Ne mi yapabilirsiniz? Çok basit. Her zaman uyguladığınız yönteme devam edin; şiirlere 1 puan basın, rahatlayın, olsun bitsin. Ben hiç takmam merak etmeyin, siz de mutlu olup gidersiniz işte:)))))))) Ha unutmadan, benim popülariteyle filan da işim olmaz. Listelerde olmak gibi bir derdim yani… Bu yüzden lafımı sözümü asla esirgemem. Allah’tan başka da kimseden korkum yok!... Elinizden geleni ardınıza koymayın!...
    -Aşağıda benden bir alıntı yaptığınızı görüyorum. Alıntı yapılınca tırnak içinde yazılır ve kaynak belirtilir. Bunu da bir yere yazın işte. Eleştirmenliğinize katkım olsun!...
    -Eleştirmek saldırmak demek değildir. Önce bunu öğrenin, faydası olur! Ayrıca kendinize – gerçek eleştiri dışında ve sırf kavga etmek için - diş geçirebileceğiniz başka birini bulmanızı öneririm zira her kuşun eti yenmez. Allah muhafaza, boğazına takılır kalır insanın!...Amma illa ki bana yazmak istiyorsanız, benim için hiç bir sakıncası yok!!!....
    -Akıntıya karşı yüzmeyin çünkü siz ne derseniz deyin KERVAN YÜRÜR ve YÜRÜYOR!!!!

    “Bilmem anlatabiliyor muyum????...”

    Ben şimdilik, böyle arzu ettiğim için buradayım. Ürünlerimle, emeğimle; icabında “kan”, icabında “bal” damlayan KALEMİM’le. Genel yayın ilkelerine uygun olduğu sürece – ki öyle olup olmadığına karar verecek merciler internet ortamında mevcut - canımın istediği yerde ve canımın istediği şekilde yazmaya devam edeceğim. Yazmama dayanamıyorsanız eğer, bu sizin sorununuz, benim değil!...Ayrıca “birileri” dediğiniz için, belirtmek ihtiyacı duyuyorum. Avukata ihtiyacım yok. Kendi mücadelemi kendim yapabilecek güçte ve yazılarımın arkasında duracak yürekliliğe sahip biriyim ben.

    Haydi bakalım, kolay gelsin.
    HODRİ MEYDAN!!!!!!!


    NOT: Adı belirsiz(!) Serap 25’in bazı yorumlarından sonra hasıl olan lüzum üzerine yazılmıştır!...ÖRNEK:

    'Bütün şiirlerinizi okudum, hele bir önceki şiirinize yazdığım eleştiriden sonra merak ettim tüm şiirlerinizi okudum. Adımı niye merak ediyorsunuz, yazmışım ya ,25 yaşında Serap diye biri, adımı bilmek ne kazandırıyor anlamıyorum ama adım Serap. Adımı bilmeniz sizi şair yapmaya yetmiyor Naime hanım yetmiyor, başkası olma kendin ol, bütün şiirleriniz ondan bundan taklit kokuyor. Buradaki ablacım muhabbetleride sıfır numara yağcılık kokuyor. Siz şiir yazmayın, ciddi olarak söylüyorum yazmayın, kuru, duygu sandığınız her satır ruhsuz. Tekniğiniz şiire uygun değil, sadece düz yazı sokağında bir küçük lamba.Dediğiniz gibi pişkin bir yosma umursamazlığında talanı resmeder yalnızca . Şimdi birileri barbarca saldırıken, siz de acındırmalı yazılar yazacaksınız. Cevap vermeyin bana, ben fikrimi yazıyorum siz de fikrinizi yazıyorsunuz, sadece bu.'
    Rumuz: serap25


    (27 Aralık 2003)

    Cevap Yaz
  • Naime Erlaçin
    Naime Erlaçin

    ERLAÇİN, O YORUMU SİLMEDİĞİ GİBİ ANA SAYFAYA TAŞIYOR SAYIN ARMAĞAN. SAVAŞIMI KENDİM VERMEYİ İYİ BİLİRİM BEN!!!!!!
    TEŞEKKÜR VE SAYGILARIMLA...
    Naime Erlaçin

    Cevap Yaz
  • Ecdat Armağan
    Ecdat Armağan


    Değerli yorumcu arkadaşlar;
    Öncelikle bir hususu belirtmeme izin verin.Bizler,antoloji de onlarca insanla kişisel fikir ve düşüncelerimizle iletişim kurduğumuzdan dolayı,bir bakıma hepimiz birer 'eğitimci' konumundayız.
    Bu nedenle saygı,olumluluk ve nezaket en büyük dayanak noktamız olmalıdır.Kişisel tartışmalardan kaçınmak,bir zorunluluk haline geldiğinde bile,insanları rahatsız ve rencide edici davranışlarda bulunmamak zorundayız.Yapılan yanlışların bir süre sonra sahibi tarafından belki de özür dileteceğini unutmamalıyız.Acımasız eleştiri kolaydır,önemli olan elle tutulur,yararlı fikirlerin karşılıklı paylaşılmasıdır.Burada bir iki gündür sergilenen,bir emeği,küçümseme,aşağılama içeren yorumlar üzülerek belirteyimki,o yorumcunun 'yapıcı'bir niyetten uzak olduğu izlenimini uyandırmaktadır.Gerek bir şair ve gerekse de diğer yorumcuların fikirleri için kullandığı ifadeleri etik açıdan uygun bulmadığımı belirtmeden geçemeyeceğim.Bu arada böyle bir yorumu silmemek nezaketini gösteren Sayın Erlaçin'i kutluyor tüm dostlara saygılar sunuyorum.
    Ecdat Armağan

    Cevap Yaz
  • Serap Semizoğlu
    Serap Semizoğlu

    Bütün şiirlerinizi okudum, hele bir önceki şiirinize yazdığım eleştiriden sonra merak ettim tüm şiirlerinizi okudum. Adımı niye merak ediyorsunuz, yazmışım ya ,25 yaşında Serap diye biri, adımı bilmek ne kazandırıyor anlamıyorum ama adım Serap. Adımı bilmeniz sizi şair yapmaya yetmiyor Naime hanım yetmiyor, başkası olma kendin ol, bütün şiirleriniz ondan bundan taklit kokuyor. Buradaki ablacım muhabbetleride sıfır numara yağcılık kokuyor. Siz şiir yazmayın, ciddi olarak söylüyorum yazmayın, kuru, duygu sandığınız her satır ruhsuz. Tekniğiniz şiire uygun değil, sadece düz yazı sokağında bir küçük lamba.Dediğiniz gibi
    pişkin bir yosma umursamazlığında
    talanı resmeder yalnızca . Şimdi birileri barbarca saldırıken, siz de acındırmalı yazılar yazacaksınız. Cevap vermeyin bana, ben fikrimi yazıyorum siz de fikrinizi yazıyorsunuz, sadece bu.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (16)

Naime Erlaçin