Uyandığımda sabah olmuş saate baktığımda 9'u gösteriyordu odanın penceresine doğru yöneldim pencerenin kolunu sola doğru çevirdim ve asıldım.
Dışarı baktığımda ağaçların yaprağı yere dökülmüş yapraklar yeri kaplamıştı.
Avludaki ağacı gördüm ve önceki sonbahardaki anıları hatırladım;
elimi tuttu hiç bırakmayacak gibiydi buna inanıyordum bırakmazdı.
Cebimdeki çakıyı çıkardım ağacın gövdesine adımızın baş harflerini yazdık.
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim