Hikâyat-ı Pîr-i ZaKKara! 2

Hikâyat-ı Pîr-i ZaKKara! 2

Rakkasece döne döne, söz yetirir her bir yöne,
Bulur bidât, sokar dîne, bundan masum kalır Kene,
Kaldı en çok bir kaç sene, hazırlık yap zorlu güne,
Elbet bir gün orda sana, kurulacak 'dâr' Zakkara!

Bakmaz hâle, bakmaz yaşa, müçtehittir sorsan hâşa!
Fetva verir peşi peşe, sanır sırtı gelmez tuşa!
Hiç bir sözü değmez dişe, acep nasıl döner köşe?
Mum yakıpta ara boşa, yitmiş sende âr Zakkara!

Bu şaşı’da marifet çok, hedef bilmez, eğrice ok!
Emsâli yok, dünya da tek(!) . Tekin değil, ârsızdır pek,
Sütten çıkmış kaşıktan ak(!) . Ahiretin yolunda fak!
Gel bu işin içinden çık, çözülmesi zor Zakkara!

Kanal kanal Showlar gezer, ahvalinden âlem bizâr,
Gürler, çakar, eser, tozar, ne bir yağar, ne de sızar,
Zehrin döker azar azar, üst perdeden Halkı süzer,
Efsunludur, değmez nazar, şaşı değil, kör Zakkara!

Enaniyet dağı olmuş, her ne varsa bir bu bilmiş!
Localardan akıl almış, bu minvalle yolun bulmuş,
Hakk’tan fersah ırak kalmış, küfr boyasın yüze çalmış,
Malayani işe dalmış, Hakk indinde hor Zakkara!

Sosyeteye kapak attı, tağut dedi, şaşı tuttu!
Dîni hevâ, nefse kattı, sus diyene şedid çattı,
Hakikâti pula sattı, hâli gibi sesi bed’di,
Dünya için hapı yuttu, yeter artık, dur Zakkara!

Arz-ı endâm İbo Showda, güdük huyda, güdük boyda,
Şimdi nikâh elde gayda, o da güme gitti haydaaa..
Zinâlardan umar fayda, he derlerse bayan bayda,
Gayrı Hakk’a boyun eğde, otur dizin kır Zakkara!