HİDDETÎ
Ümmet parçalanmış, bin bir fırkaya,
Kabrini eşiyor, bu ne hâl Yâ Rabb?
Müslümân beldeler, arka arkaya;
Yıkılıp düşüyor, bu ne hâl Yâ Rabb?
OZAN İLO
Ümmet tefrikadan, fırsat bulmuyor,
Çağırsan, hak olan, yere gelmiyor,
Dostu kim, düşmanı, kimdir bilmiyor!
Sonrada şaşıyor, bu ne hâl Yâ Rabb?
HİDDETÎ
Corç Buş şerefsizi, emir verdikçe,
Müslümân bedene, mermi girdikçe,
Bebek simasında, kanlar gördükçe;
Yüreğim üşüyor, bu ne hâl Yâ Rabb?
OZAN İLO
Duymaz İslâm güyâ, yaşıyor orda,
Umurumu onun, Müslümân darda,
Ona söylenecek, çok sözüm varda..
Uygunsuz düşüyor, bu ne hâl Yâ Rabb?
HİDDETÎ
Coni köpekleri, barış adına,
Tecavüz ederken, mazlûm kadına,
Yetişemeyerek, dost imdâdına;
Ciğerim pişiyor, bu ne hâl Yâ Rabb?
OZAN İLO
Sömürgenin adı, barış kâfirde,
Zûlme kılıf bitmez, çoktur küfürde!
Nerdesin ey İslâm? Seyret bir durda!
Zûlüm dağ aşıyor, bu ne hâl Yâ Rabb?
HİDDETÎ
Dünya seyrediyor, rezilce bakıp,
Nice sabi sübyan, bedeni yakıp,
Sokak ortasında, çürüyüp kokup;
Cesetler şişiyor, bu ne hâl Yâ Rabb?
OZAN İLO
Dünya zevk alıyor, bakışı ondan,
Haçlının Hilâli, yakışı bundan,
Kimse küşüm çekmez, gelecek günden..
Beynimi deşiyor, bu ne hâl Yâ Rabb?
HİDDETÎ
Haçlılar kin ile koyulmuş işe,
Savaş; Ne göz göze, ne de diş dişe,
Bir milyon ölümlü, rezil gidişe;
Akıllar şaşıyor, bu ne hâl Yâ Rabb?
OZAN İLO
Haçlının asırlık, hesâbı bitmez,
Milyon milyon kesse, müslümân yetmez,
Bu hâl hiç kimsenin, zoruna gitmez..
Sâbr bende taşıyor, bu ne hâl Yâ Rabb?
HİDDETÎ
Gün geçmez katliam, anılmasın ki,
Sakın ola kimse, yanılmasın ki,
Müslümânız diye, sanılmasın ki!
Sabrımız taşıyor, bu ne hâl Yâ Rabb?
OZAN İLO
Kâtliam demezler, İslâm ya ölen,
Murâdların bilir, elbette bilen,
İyi güler imiş, mutlak son gülen!
Amma sâbr düşüyor, bu ne hâl Yâ Rabb?
HİDDETÎ
Medeni vahşidir, kinini kusan,
Irak’ı gördükçe, lâl olur lisân,
Bizim memlekette, hemen her insan;
Zevk ile yaşıyor, bu ne hâl Yâ Rabb?
OZAN İLO
Vahşilik az kalır, bu başka birşey,
Bunca mezâlimi, yapmaz İblis koy!
Ey insanım diyen! Feryâtları duy!
Şefkât can boşuyor, bu ne hâl Yâ Rabb?
HİDDETÎ
HİDDETÎ’yim, bunlar, vicdanı oyar!
Daha milyonlarca, canlara kıyar,
Abdülbush kesilen, bizdeki hıyar;
Haddini aşıyor, bu ne hâl Yâ Rabb?
OZAN İLO
Hiddetî özünü, dedi sözlerin,
Görmesi ne vakit, aslı gözlerin?
OZAN İLO’m tutmaz, gayrı dizlerin..
Çeşmim yaş taşıyor, bu ne hâl Yâ Rabb!
20.01.2008/03.36... Tarihinde, www.siirkultursanat.com/radyo.html
de, canlı yayın esnasında, Hidetî/Fikret OĞUZTÜRK ile yapılan atışmadır.
Kayıt Tarihi : 7.2.2008 18:46:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

HİDDETİ hocamı arıyorum...
Onun kelimelerini okudukça başka oluyorum...
Bizi biz yapan değerlere sahip çıkan büyük bir üstaddır kendisi...
Saygılarımla...
SELAM VE DUALARIMLA
Yürekten kutluyorum iki usta kalemi de, saygılarımla...
TÜM YORUMLAR (4)