Yatağın yol,
Yastığın kolunun üstü.
Aralıksız ölüyorsun uykunda.
En çok da aralıkta ölüyorsun
Buz tutmuş yatağında.
Yüzünde ne çok gözyaşı kurumuş
Ömrüne güneş uğramayalı.
Kağıt toplama arabanda
Ellerin bir damla;
O da havada asılı kalmış
Arabanın demir parmaklığına.
Kim bilir, kaç kirli bakış incitti gönlünü.
Bir suçlu gibi başını önüne eğdin.
Kim çıkardı seni bu sanık sandalyesine?
Çocukluğun özgürlüğünden edilmiş.
Hangini annenin kirpiklerinden düştün
Acımasız hayatın avlusuna?
Kuşların kanadı kırılırsa ölür.
Kuşlar gökyüzüsüz kalırsa ölür.
Annenin kucağından
Bir dal parçası gibi kopup
Baharsız, yazsız kalmışsın.
Yüzüne sonbahar gelmiş
Bir rüzgar seni almış götürüyor.
Kaldırımlara bir çocuk düşmüş;
Aldırış edeni yokmuş.
Senin yaşındaki çocuklar masal okuyor.
Sen ise hicran yüklü bir roman.
Kayıt Tarihi : 6.5.2020 03:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!