Arada bir uğra, terk edilmiş gönlümün ücra atölyesine
Sönmeyen bir külün enkazlarında sokul tenimin terine
Bir gökkuşağı çağır evrenden, yükle aşkın kürelerini
Geç içime, yuvarlanarak yerleş yüreğimin can evine.
Ömür sarayımın odalarında bir kadın, bakışları ay
Usundaki sarsıntılarla sarmala, ürpersin yatakta yay
Sırtımda, taşınmaz yükü göklerin;
Herkes koşar, zıplar, ben yürüyemem!
İsterseniz hayat aşını verin;
Sayılı nimetler bal olsa yemem!
Ey akıl, nasıl delinmez küfen?
Devamını Oku
Herkes koşar, zıplar, ben yürüyemem!
İsterseniz hayat aşını verin;
Sayılı nimetler bal olsa yemem!
Ey akıl, nasıl delinmez küfen?