Nedamet gözyaşları akar yanaklarından
Maziye köprü kurdum saçının aklarından
O mahmur bakışların düşer gözbebeğime
Kan yerine yaş akar sevda sunaklarından
Yalnızlık buzdan döşek, zemherilerde ayaz
Bahtıma yol açılsın serçe parmaklarından
Umarsızlık zehrini içince kana kana
Bakışına sızarım o göz kapaklarından
Yarın nelere gebe, gün ola harman ola…
Doğar beklenen nesil gümüş kundaklarından
Bir gün gelirsin diye bakışlarım kapında
O gün güneş doğacak sevda ufuklarından
Kırarsın bakışınla zamanın dişlerini
Keskin söz hançeriyle gelirsin haklarından
Gecenin yarısında hüzün düşer aynama
Kuru gül yaprakları öper ayaklarından
Her neye dokundumsa belirdi gül suretin
Sen gülünce gül açar o lâl dudaklarından
Bakışlarında saklı söylenmemiş şiirler
Hazan hüzün getirir solgun yapraklarından
Kurudu, çöle döndü içimdeki nehirler
Çaldılar güneşimi aşkın koyaklarından
Adın düşsün payıma, talan olsun yüreğim
Doğsun içime güneş kızıl şafaklarından
Ürkek bir ceylan gibi sekersin düşlerimde
Sular sonsuza akar billur ırmaklarından
Nisyana isyan eder, uçar gönül kuşlarım
Yalnız korunamazsın kaderin oklarından
İçimdeki çöllere yağdır yağmurlarını
Kana kana içeyim soğuk bulaklarından
Gül açsın gül yüzünde, gözlerinden sil yaşı
Kırmızı güller devşir ebemkuşaklarından
Kayıt Tarihi : 26.10.2016 13:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!