doksanbeşin ayazıydı
sabahın köründe kaldırdılar bizi
gökyüzü ısırganotu gibi oturdu içimize
karabulutlar taş gibi düştü başımıza
üşürken ürperirken
ayrılık saatini koydular karşımıza
takvim yapraklarını birlikte yırttığımız
kahırlı günlerde of deyip geçtiğimiz
aynı kaptan soğuk çorba içtiğimiz
kemik kıran soğuğuna isyan ettiğimiz
arkadaşlarımızdan ayrılacaktık
kolay değildi bu, çok zordu
yüreğimizdeki ateşti, kordu
görevli gelip adımızı sordu
açtılar kapıyı dışarıda yangın vardı
öyle bir kucaklaştık ki
gözyaşlarımız birbirine karıştı
ayrılık değildi sanki
bu bir sevgiliye yakarıştı
han kapısı gibi yerden
iğne deliğinden çıkar gibi çıktık
kardeş değildik ama
dostların hatırlayacağı bir hıçkırıktık
Kayıt Tarihi : 16.5.2002 15:26:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!