Hıçkıra hıçkıra ağlamak geliyor bu akşam içimden, ama boğazımda bi düğüm engel oluyor bana...
İçime içime akıyor yaşlar, içimde bişeyler parçalanıyor hissediyorum...
Ne kadar güçlü olsanda engel olunmuyor bu içimdeki sızıya. Bir tek sen durdurabilirsin bunu, ama yoksun olsanda durdurmazsın canımı acıtmayı, çünkü sen canımı acıtmayı sevdin beni deil her seferinde alttan almadan düşünmeden irdelemeden yaktın bu canı.
Ben bu canı sana emanet ettim sonuna kadar bana verdiğin her zarar kendineydi aslında farketmedin...
Yıprandık hemde çok...
Tükettik kısacık zamanda, artık tükendi biliyorum yuvarlanıyoruz aşağıya.
Uçurumun kenarına geldik ve tutunucak bir dal yok bu sefer o uçurum bizim sonumuz oldu sonunda, yüksekliğini bilmedigim bi uçurum bu ya düşeriz yaşarız ve tekrar sararız yaralarımızı yada ölürüz yok olur gideriz...
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta