Ah beni bir kevgir gibi delik deşik eden hayat...Ah üstüne titrediğim pişmanlıklarım. Akılsız başımı taşlara vurmalarım ve aklını almalarım betonarme taşların.
Çıplak ruhumun pavyon gözlü şehveti. Her zuladan çıkışında alt üst ediyorsun alt üstü. Yer , gök, kafa karışıyor birbirine dokunmadan...
Yağları eriyor yitirmişliğimin geride kalanlarıma. Geride kalan yitirmişikleri yavaş yavaş anlamaya başlayanlar, gelecekte yitireceklerinden müzdarip, sokuluyor zehri şefkatinde saklı bir yılanın koynuna...
Ey alemin kutsal diktatörü, bize adresini ver, elimizde milyarlarca acı kokan çiçeklerle, gözlerine bakarak gömeceğiz kendimizi bahçene. Bir daha açmamak üzere, ant içerek hem de..
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta