Bütün şiirler tükenmişti
Bizi hayata karşı savunacak
bütün oturumlar kapanmıştı...
Ah tamara diye anons ediyor Selim Temo! ! !
Ve sonrasında Ahmet Arif 33 kere üfleyerek..
ben vurulurum roboski ağlar feryadımda.
Dut yemiş bülbül gibi duran kalemde
Yazmak bir tuhaflıktır...
Ben soluk soluğa o yalnızlık fırtınasında sörf ederim..
Sonrasında hınzır bir sessizlik...
oysa ki biz hiçbir yerde yokuz ezocan.! ! !
En uzun gecede bile saatleri şaşırmış
Tükenmişliğin sırtında hamallık ederim..
Hiçbir meridyende karşı karşıya gelemedik.
Bilinç altında bir çığlık gibi uyanırım gecesine.
Ve gözlerin
Dudak payı uzaklığımda
Burnunda aldığın nefes yakınlığındayım..
Firari bir duman kokusu gibi yok olurum.
Uzayın taa kara deliğinde
infilak olmuş bir yildiz gibi var sayılırım
Senle olmanın yoklama defterinde...
Yine yok yazıldım,
farklı şehirlerin ortak duraklarında.
Otogar olur gözlerim.
Wan kalesinden
iki farklı renkle seni arayan kedisi,
Bir kemik gibi koklarım,
bütün edepsizliğimde seni aramalarımı...
Kasrikte bir kimlik olurum
Beytüşşebap yolundaki...
Kaçak bir çay kokusu gibi karışırım
Kimliksizliğin, kimsesizliğin 'bexbır' özlemine...
Ve kaçak olurum gözlerine
Dicle nehrinde boğularak ölen,
bir çocuk gibi yaşamaya dalgalı...
Bütün sınırlarda kayıp ilanım var
Kendimi kaybettiğim senli arayışlarıma...
Korkaklığa atılmış bir adımım kaldı
mayin tarlası gibi ekilmiş gözlerine...
Kayıt Tarihi : 18.5.2014 07:27:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!