Önce, kendi gözlerine bakan
Yalnızlık tablosu vardı
Tozlanmış gözlerini kırpıştırınca
Tarih döküldü yere
Mitolojiler, düşler
Açlıklar, azalmalar
Sayılar, harfler, yazılamayanlar
Sanat, bilinç
Tüm roman kahramanları döküldü
Her yerde neydi hiç bilinmeyen kırıntıları
Yalnızlık hep oradaydı
Tarihler puslanıp geçti
İnsanlar, aşklar, aşksızlıklar
Çığlıklar geçti
Yalnızlıkla
Tablonun yüzü unutulmuş bir sokağında
Yalnızlık
Sıkılırken yalnızlığından
Kimsesizlik dikilir karşısına
Yalnızlığın tozlanmış kirpiklerine bakarak gülümser:
- '' İnsan bazen karaya çıktığını sandığı yerde karaya oturur.''
Yalnızken ne iyiydi diye düşündü yalnızlık
Olmayan keyifleri ne güzelmiş oysa
Çağlar boyunca aynı bünyede yaşarlarken
Bir süre daha görüşmemek üzere
Ayrılırlar.
Kayıt Tarihi : 30.11.2008 17:07:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)