aşk
uzun bacaklı
kadınları severmiş
kendine uzak rüzgârlar kadar yakın
-sevsin
Ben sana mecburum bilemezsin
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum.
Devamını Oku
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum.
Uzun zamandır böylesine güzel bir aşk şiiri okumamıştım.
Gem vurulmamış kalemi tebrik ederim...
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE.
Güneş Harekatımız hayırlara vesile olsun.
Kökünü kazıyacağız kökünü.
Şehitlerimizin mekanı cennet olsun.
ŞEHİTLER ÖLMEZ VATAN BÖLÜNMEZ.
Selam olsun selam.
Zihniyete bak.!! Profesörümüzün bile söylevi ve sloganı kan kokuyorsa, demokrasiyi ve insan haklarını özümsemiz için kırk bin fırın ekmek yememiz gerekiyor..
Kurtuluş savaşı destanıyla bu gündemdeki kirli savaşı aynı kefede ele almanın mantığı yok. Kendi insanımızla aramızda duvarlar örmeye devam eder ve salt şoven bir yaklaşımla saldırıya devam edersek üzerimize bulaşan kan gün gelir bizi boğar..
Herkes kendine gelsin arkadaş..!!!
Ölen askerlerin kanı üzerine slogan atmasın kimse. Kimse bir katliamı mubah saymasın. .. Bedeli ağır ödenir.
Şiir güzeldir. Savaş çirkin.
aşk biraz zehirlenmektir
biraz
zehirlemek
ÖYLEDİR...
güzel şiir
ssaygılar
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE.
Güneş Harekatımız hayırlara vesile olsun.
Kökünü kazıyacağız kökünü.
Şehitlerimizin mekanı cennet olsun.
ŞEHİTLER ÖLMEZ VATAN BÖLÜNMEZ.
Selam olsun selam.
Çanakkale Şehitlerine
Şu Boğaz harbi nedir? Var mı ki dünyâda eşi?
En kesif orduların yükleniyor dördü beşi.
-Tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya-
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya.
Ne hayâsızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı!
Nerde-gösterdiği vahşetle 'bu: bir Avrupalı'
Dedirir-Yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi,
Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yâhud kafesi!
Eski Dünyâ, yeni Dünyâ, bütün akvâm-ı beşer,
Kaynıyor kum gibi, mahşer mi, hakikat mahşer.
Yedi iklimi cihânın duruyor karşında,
Avusturalya'yla beraber bakıyorsun: Kanada!
Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk:
Sâde bir hâdise var ortada: Vahşetler denk.
Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...
Hani, tâuna da züldür bu rezil istilâ!
Ah o yirminci asır yok mu, o mahlûk-i asil,
Ne kadar gözdesi mevcûd ise hakkıyle, sefil,
Kustu Mehmedciğin aylarca durup karşısına;
Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına.
Maske yırtılmasa hâlâ bize âfetti o yüz...
Medeniyyet denilen kahbe, hakikat, yüzsüz.
Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbâb,
Öyle müdhiş ki: Eder her biri bir mülkü harâb.
Öteden sâikalar parçalıyor âfâkı;
Beriden zelzeleler kaldırıyor a'mâkı;
Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;
Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin.
Yerin altında cehennem gibi binlerce lağam,
Atılan her lağamın yaktığı: Yüzlerce adam.
Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer;
O ne müdhiş tipidir: Savrulur enkaaz-ı beşer...
Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak,
Boşanır sırtlara vâdilere, sağnak sağnak.
Saçıyor zırha bürünmüş de o nâmerd eller,
Yıldırım yaylımı tûfanlar, alevden seller.
Veriyor yangını, durmuş da açık sinelere,
Sürü halinde gezerken sayısız teyyâre.
Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler...
Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide güler!
Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;
Alınır kal'â mı göğsündeki kat kat iman?
Hangi kuvvet onu, hâşâ, edecek kahrına râm?
Çünkü te'sis-i İlahi o metin istihkâm.
Sarılır, indirilir mevki-i müstahkemler,
Beşerin azmini tevkif edemez sun'-i beşer;
Bu göğüslerse Hudâ'nın ebedi serhaddi;
'O benim sun'-i bedi'im, onu çiğnetme' dedi.
Asım'ın nesli...diyordum ya...nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmiyecek.
Şühedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...
O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar,
Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi...
Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmiyecek makberi kimler kazsın?
'Gömelim gel seni tarihe' desem, sığmazsın.
Herc ü merc ettiğin edvâra da yetmez o kitâb...
Seni ancak ebediyyetler eder istiâb.
'Bu, taşındır' diyerek Kâ'be'yi diksem başına;
Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına;
Sonra gök kubbeyi alsam da, ridâ namıyle,
Kanayan lâhdine çeksem bütün ecrâmıyle;
Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan,
Yedi kandilli Süreyyâ'yı uzatsam oradan;
Sen bu âvizenin altında, bürünmüş kanına,
Uzanırken, gece mehtâbı getirsem yanına,
Türbedârın gibi tâ fecre kadar bekletsem;
Gündüzün fecr ile âvizeni lebriz etsem;
Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...
Yine bir şey yapabildim diyemem hâtırana.
Sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,
Şarkın en sevgili sultânı Salâhaddin'i,
Kılıç Arslan gibi iclâline ettin hayran...
Sen ki, İslam'ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,
O demir çenberi göğsünde kırıp parçaladın;
Sen ki, rûhunla beraber gezer ecrâmı adın;
Sen ki, a'sâra gömülsen taşacaksın...Heyhât,
Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihât...
Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana âgûşunu açmış duruyor Peygamber.
Mehmet Akif Ersoy
ULU ÖNDERİM BÜYÜK KOMUTAN
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
Sen rahat uyu.Kanımızın son damlasına kadar
İZİNDEYİZ.
Şairce çorbada benimde tuzum olsun bu köşeden.
Saygılarımla.
seni sevdim
seni arkandan aglayarak kosturan
bir köpek gibi sevdim
cümlenin güzelliği tşk
Ne kadar duygusal bir milletmişiz böyle?
Ben şiirden bir sitem sezinledim. 'Uzun bacaklı kadınlar..ölmekten korkmayan (yalancı) erkekler..'
Terkedilmenin bahanesi ve ardı sıra itiraf: ağır bir bilanço.
Bir seri şiiri olabilirdi. Zira şiirin ilk bölümleri oldukça iyi. Şair duygusal yoğunluktan kurtulup bu şiirselliği şiirin bütününe yaymayı başardığında, çok daha güzel şiirler yazabilir..
Yine de güne (akşama) güzel bir şiirle başlamak keyif verdi.
seni sevdim
seni arkandan ağlayarak koşturan
bir köpek gibi sevdim
yoktu
yoktu, bir tek
kemik bile vücudumda
aşka uygun olmayan...
AŞK ...
Kaleminizde en güzel tarifini bulmuş bence...
TEBRİKLER...
Çok güzel bir şiir!!!
işte sevgi budur, yüreğinize sağlık
gönülden tebriklerimle...
Bu şiir ile ilgili 48 tane yorum bulunmakta