Hiç ve Sonsuz Şiiri - İlknur Solak

Sabırla isyan kusar en edebî suskunluklar
İflah olmaz şairlerin dilinde
Elem yırtar sükunet perdesini
Sözü vesayet sayan asrî bir us yüklenir

Randevusuz buluşmalar arka yüzünde yaşamın
Yaşanmamışlıkların kozası örülür ilmek ilmek
Örümcekle yarışır çeşmisiyah nakkaşlar
Aşkın ömrü tükenir yorgun yüzünde kadının

İhanet, buzdağından volkan patlatır
İhanet kadardır ateş, ateşten büyük ihanet
Volkanın ortasında gül yanar, gül kanar
Kan kırmızı, alev al, gözü yaşlı bülbül lâl

İki kadın, elleri kutsal kaseye uzanır
Bir ellerinde kör bıçak, gözleri görmez! .....
Çarmıha gerilmiş günahlardan nedametin kanı….
Kasede kan, kasede hayat, can ve ölüm

Şu dünya ki insan kokan buhurdan
Zaman tünelinde şefkat aynası ecdat
Yazılmış kitabı ömrün, dürülmüş defteri
Kırılmış kalemi aşkın, hasret için çalmış çanlar

Günahlar ki günahkar ruha ezginlik
Hesap defteri sol elde, nedamet yürekte
İzinsiz şebiaruzlar, Kabe’de kumlar arasında
Ayinlerin sırrı iptidaî meczuplarda…