Hiç Tamam Şiiri - Ceyda Sayın

“…bak bir hiç çeken yaprak daha
takmış takıştırmış rüzgarın dalgasını;
ruhu kanatlandırırcasına edalanmış…”

Tamam.
Tamamdı evveliyatında anlama niyetinin esamesi okunmamış olanla yapılan, zihin güreşleri.
Askıda kalan tamamlanamamışların hakkı için
kahramanca yapılacak olan, müsabakaların heveslisi değilim; diye konuşuluyordu,
benliğimin spiral koridorlarında.

Tamam.
İlle de öyle diyorsan zaaten! Öyle olsundu…
Tamamlanamayacağına artık emin olduğum cümlelerin; sana katacağı anlamsızlıktan ölesiye korkan, taraflarınla münakaşalarım tamamdı.
Sen de indir artık savunma kalkanı ettiğin;
benliğim hakkında isabetsiz hakikat tahminleri içeren yargı paketini, yorulmuş olmalısındır.

Tamam.
Tüm diyalog sandığın, monologlarının nefes aralarında sana verilecek; en güzel cevaptı.
Aksi görülmemiş ev’rensel bi’gerçekti başbaşa kaldığımız anlarda.
Ötekinin senin için kalmadığı anlar yani;
kendi görünmezliğinin de kanıtı olabilen
o anlar…

“Tamam.”
görüsünün göz kapaklarımın ardında
belirmeyi tercih etmesinden,
öteye 24 saat sayamadan;
tamamlananlar oldu.
Son tüyü de koptu yürek kuşunun,
şanına yakışır tartıldı terazisi…
Döngü tamamlayamamışlığın cahil neşesi…
Kafi gelmiş olmalı ki;
içkinliğimde yükselen tek cevaptı tamam.

Tamamdım.
Kırgınlıklarım, neşelerim, tüm ikili doğamla
tastamam bir insandım işte. Tamamlanmıştım.
Doğuran, doğan ve doğum sancısı dahi olabilmiştim.
Zihnin eskiyen bir yaşam modellemesini yenileyebilmek adına psişenin önderliğinde verdiği savaşa;
onca yıllık tahribatın bir anda faydaya dönüştüğünü deneyimleyebilmek için
bir daha olsa bir daha katlanılırdı;
katlanılacaktı da…

Benliğinin senin için hazırladığı, harikulade
bir kurgunun daha sınırlarını keşfettin.
Tebrikler.
Şimdi git ve kendine anlat.

| 2024