Yağmur tanesinin, gül yaprağını nasıl da öptüğünü,
Bülbülün, gül dikeni ile yaralanıp aşkla öldüğünü,
Ruzgarlı gecelerde tüm ağaçların nasıl ağladığını,
Pervanenin, ateş etrafında dönüp,zevkle yandığını,
Hiç düşündün mü? Hiç sanmam.
Bir hastanın nekahat sonrası yaşama sevincini,
Bir ana nın vuslat da, yavrusunu nasıl sevdiğini,
İnsanların evlerine ekmek götürmenin sevincini,
Aşığın,maşuğu neden heryerde arayıp sorduğunu,
Hiç düşündün mü? Hiç sanmam.
Sen sensizliğin ne olduğunu,
Sensiz zamanların kör olduğunu,
Aşların, işlerin boş olduğunu,
Benim aşktan sarhoş olduğumu,
Garibin bir kır çiçeğine vurulduğunu,
Senin hercai, kalpsiz bir güzel olduğunu,
Hiç düşündün mü? Hiç sanmam.
Kayıt Tarihi : 28.5.2011 19:16:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bir hastanın nekahat sonrası yaşama sevincini...
Ve sensizliklerin ne olduklarını kalpsizler asla bilemez...*
Sonsuz kutluyorum...
Sensiz zamanların kör olduğunu,
Aşların, işlerin boş olduğunu,
Benim aşktan sarhoş olduğumu,
Garibin bir kır çiçeğine vurulduğunu,
Senin hercai, kalpsiz bir güzel olduğunu,
Hiç düşündün mü? Hiç sanmam.
--------
Aşk, düştüğü yeri yakarmış, acısını görmek mümkün müdür?. Yakan bakar da, anlamaz verdiği acıyı.. Öyle olsa; sarardı kanayan yarayı...
Tasviri hoş, sorgulaması hoş, kısaca çok hoş bir çalışmaydı. Beğeni ve takdirlerimi bırakıyorum yazdıran gönlünüze...+10
kutlarım hoş paylaşımı
beğeni ile okudum
okunuşu mükemmel
geçişler mükemmel
akışı mükemmel
bence harika bir paylaşım olmuş
duygularındaki yogunlugu
ilhamın vede
kalemin hiç tükenmesin
Efendim, çok beğeniyle okudum şiirinizi. Kutluyorum kaleminizi...
TÜM YORUMLAR (5)