Hiç mi? Şiiri - Tüba Ateş Yıldırım

Hiç mi?

Akşam akşam diyordun, bak yine akşam oldu,
Ayın ve yıldızın yine başlamışlar muhteşem danslarına.
Birsen yoksun yanlarında.
O kadar özlemiş olmalıyım ki seni,
Eşlik eder oldum, her içene.

İçip de gülene, gülmek ne tuhaf şey katıla katıla
Sen en son ne zaman gülmüştün hatırlar mısın?
Hiç mi? Çok yazık.
Olmazsa olmazların var mı? Hala,
Hiç mi? Çok yazık.

Dersini almışsan hayattan,
Alıp da ezber yapmışsan,
Nedir öğrendiklerin hayattan.
İnsan ne öğrenebilir ki, bir başkasından,
Öğrendiklerini anlatabilir misin, Sen?
Anlatıp da ikna edebilir misin?
Hiç mi? Çok yazık.

Sen kimin için yaşarsın, beklersin?
Yoksa kapattın mı, kalbini!
Anlat derdim de; susardın.
Beyin okuma yapardık hep.
Yine öylemi?
Hiç mi? Çok yazık.

Doldu vaktim, artık çağırsalar da gitsek,
Bıçak yarası almışım iyileşmez.
Gönül yarası almışım hiç silinmez.
Bu dert beni iflah etmez, eder mi?
Hiç mi? Çok yazık.

Rüyalarımın peşi sıra koşarım delice,
Kalkışım zor olmuştur hep.
Zor geliyor artık zorunlu uyanışlar.
Ben ve sen böyleyiz işte, ne zaman güleriz?
Hiç mi? Çok yazık.

Tüba Ateş Yıldırım
Kayıt Tarihi : 4.8.2007 16:04:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Tüba Ateş Yıldırım