Ben sana ne zaman sabah vakti olsam,
Viran bahçenin çiçekleri solmasın diye ruhuna doğsam,
Yorgun bir ömürden vurulmuş yüreğimle dönüyordum...
Ben sana ne zaman öğlen vakti olsam,
Kanamalı hasta ruhunun ellerinde yüzlerce kez kalbimi acıtsam,
Yasaklanan bir efsane olup,hiç okunmadan tozlu raflarına konuluyordum...
İçerden çıkacak birazdan adam
Yılların tortusu çökmüş yüzüne
Alnını güneşe serecek adam
Uykusuz ranzalar suskun voltalar
Geride kalacak ve ah hüzünle
Bir gül gibi savrulup gülecek adam
Devamını Oku
Yılların tortusu çökmüş yüzüne
Alnını güneşe serecek adam
Uykusuz ranzalar suskun voltalar
Geride kalacak ve ah hüzünle
Bir gül gibi savrulup gülecek adam