haklarından söz ettiğinde
devrilmeden duracağı üzerinde
bir kelimeden söz ediyordu heykel, küçük yapılı bir kelime
küçük yapılı bir kelime evreni genişletebilir içinde
ve bu da ayrılık demek gökadalar uzaklaşır gitgide
haklarından söz ettiğinde
devrilmeden duracağı üzerinde
bir kelimeden söz ediyordu heykel, küçük yapılı bir kelime
küçük yapılı bir kelime evreni genişletebilir içinde
ve bu da ayrılık demek gökadalar uzaklaşır gitgide
© Copyright Antoloji.Com 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Antoloji.Com'a aittir. Sitemizde yer alan şiirlerin telif hakları şairlerin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Şu anda buradasınız:Heykel Şiiri - Yorumlar
5 Mart 2025 Çarşamba - 07:29:39
bir düşünceden yola çıkarak bir çok farklı yere varılabilir belki ama yolun estetiğini yahut da zorlu olan boyunu düşündürüyor önce.. aşk desek, yine bir evreni genişletme şansımız vardı ama bu sefer unutmanın tanımına da sığmayacak kadar geniş zamanları kapsayabilirdi.. ki bunun asılsız olduğuna da inanmamak için bir ömür harcayanlar var, tarihte efsaneleşmiş isimler olarak yerini çoktan almışlardır.. bu sebeple tüm kelimeler doldurduğu yeri defalarca düşünülerek aldığını ispatlıyor şiirde.. ve finaldeki değişiklik, gerçekten önemli bir ayrıntıymış dedirtiyor bence.. tekrar kutluyorum, saygılarımla nilgün hanım..
Elbette böyle bir şiirin altına eklenen bu bir fıkra hafifliktir. Özellikle bir kavme yapılan ima ise daha çirkin. Fakat hiç mi ilgisi yok konumuzla bu fıkranın. Özellikle ukraynada yıkılan lenin heykelleri insanlığın geçtiğimiz yüzyıl boyunca süren rüyasını temsil etmesi bakımından ve bunun oldukça kaba bir güruh anlayışı içinde yapılması bakımından ondan trajik bir durumdu.
Heykelin kendisinden çok heykele yüklenen anlamdır esas olan. Bu Cahiliye araplarının putlarından, Michelangelo nün musasına kadar hep aynıdır bu esas.
Eğer o objeye yüklenen anlam, genelgeçer yeni ortama veya meriyetteki kurallara karşı anlam teşkil ediyorsa ...ilgadır artık o anlam ve heykelin ruhu terk etmiştir orayı.. Obje varlık olarak kalmış veya kalmamış bu sanat tarihçilerinin konusudur artık.
Lenin heykeli (Fıkra)
Yahudi asıllı bir Rus; İsrail’e göçme iznini alır.
Çıkışta, Ruslar bagajını denetlerken elbiselerin arasındaki Lenin’in büstünü bulurlar:
- Bu nedir?
Yahudi:
” -Bu nedir? sorusu yanlıştir yoldaş!.. Bu kimdir? demeniz gerekirdi!.
Bu Lenin’dir, sosyalizmin temellerini atan,Rus halkına iyilikler getirendir. Bende bunu bereketli günlerin anısı diye
yanıma aldım…”
Etkilenmiştir Rus görevli:
“- Tamam, geçebilirsiniz!..”
Tel Aviv havaalanında gümrük memuru büstü görür ve sorar:
” – Bu nedir?…”
Yahudi:
” – Bu nedir? sorusu yanlişdir Paşam!. Bu kimdir? demeniz gerekirdi!..
Bu Lenin’dir. Bu deli cani yüzünden Rusya’yı terk etmek zorunda kaldım!
Yanıma aldım ki her gün ona bakıp bakıp lanet okuyayım! ..”
Etkilenmiştir İsrailli görevli:
“- Tamam, geçebilirsiniz!…”
Adam evine gelir, büstü büfenin üstüne koyar, gelişi nedeniyle de akrabalarına davet verir.
Yeğenlerden biri sorar: ” -Bu kimdir?..”
Yahudi:
” – Bu kimdir? sorusu yanlişdir kuzum! Bu nedir? demen gerekirdi!..
Bu; on kilogram, yirmi dört ayar altın, vergisiz, gümrüksüz, üstelik KDV’siz!!!…”
Şiirin,somut bir kimlik ve felsefeye atfen yazılmış olması muhtemeldir. En azından çıkış noktasının böyle olduğunu zannediyorum. Ancak bana kalırsa şiir artık bu haliyle arkasını dayadığı epritilerek yazılmış tahkiyeyi aşarak felsefi ve sosyolojik kavramların canlı yaşayan kurgularına dönüşmüş.
Zaman,fanilik,ebedilik, susyolojik değişim, kalabalık kitlelerin ruh halleri, idealist kişiliğin yalnızlığı ve anlaşılamazlığı,
heykel objesi üzerinden oluşturulan bir filmografi ile şiirleştirilmiş.
Heykel, anıt ,abide, büst, büt, put, sanem, peykel..
İnsan hayatları veya insanların bakışları,nazariyeleri zamanın rüzgarıyla savrulurken fetişe ve mit'e dönüşürler. Elbette insanların olağanüstü veya olağandışı bulduğu hayat ve bakışları
için geçerlidir bu durum.
Devam edebilir
resmen heykel olasım geldi...kalbi olan bir heykel...mümkün müdür acaba...
olsa ne olurdu,olmasa ne olacaktı...kalbindekini okuyan olmayınca....:)
sanırım gene geleceğim heykelin yanına...bakmak için,dokunmak için,belki de sarılmak için...bilmiyorum valla...:)
kutluyorum sevgi ile...
...
şiiri ilk sayfaya astığınızda okudum ve yorum yapamayacağım kadar zor bir şiir olduğu düşüncesiyle sayfadan ayrıldım.. daha sonra yine okumak için geldim ama bu sefer yerinde yoktu ve heykelin gerçekten yürüyüp gittiğini düşündüm.. şimdi üçüncü kez geliyorum bu şiire ve yeniden devrilmeden duracağı yere koğuşlanmış ve müthiş duruyor.. ama bir düzenleme yaptınız mı yoksa yapmadınız mı bunu düşünüyorum.. keşke kopyalayıp son haliyle karşılaştırabilseydim.. bir heykelin, tam anlamıyla bir heykel olabilmesi için gereken o incecik ayrıntıyı görürdüm belki.... sonsuz saygılarımla.. teşekkürler şiire..
Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta