(Eski Yunanlı' ya)
Süsleme demiştim Hesna
Saçlarını evrenin çiçekleriyle
Berbat görünsün süsleme
Çünkü şimdi Tanrılar
Yeryüzünde geziyor
Seni görecekler diye telaşım
Başındaki tacı ez de gel Hesna
Vuslatın ebedi olmazlığıydı bu
Bunun beyanıydı kederler
Haykırır dururdu beden içinde
Dolaşan yabancı ruhlar
Ben seni yitirdim kimlere kavuştun Hesna
Uğruna yandığım sınıfımın mücadelesi
Bizim tebaamız değil Tanrılar
Şarabımıza göz dikseler zehirleniriz
Aslına gel toprağa dokun Hesna
Şimdi uzak memlekettesin
Dilini bilmediğim diyarlardasın
Ben sana hasretken kimlerin yanındasın
Korkularım vardı evvelden kutsal tabularım
Ne ayıbım kaldı şimdi ne de vicdanım
Mademki piramidin üstü Tanrılar
Mademki bu düzen bize kasıtlı
Mademki bu sınıf yitirmeğe mahkum
O zaman bizden tutuşup piramit yansın
O zaman bizden başlayıp kıyamet kopsun
Kayıt Tarihi : 23.6.2006 20:34:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İlhan Arslan](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/06/23/hesna.jpg)
TÜM YORUMLAR (2)