yalnızım, birazda dargın
yürüyorum adeta koşarcasına
göze hitap eden edasıyla boğuk ve puslu, yine her zamanki gibi İstanbul
umudun bekleyiş treninde bir sabah yolcusu gözüme çarpıyor
ufak tefek anılar canlanıyor zihnimde
papatya ve gül bahçelerinin kokusu burnuma ilişiyor
tıpkı tıpkı davetsiz bir misafir gibi, hafiften kapıyı aralıyor
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta