(Fasl-ı Muhabbet şiiri)
Muhabbet sofrası şair ocağı
İlhamı ararken, gezin içinde.
Gül dikilsin diye açmış ocağı
Şair, ozan burda, süzün içinde.
Söz sanattır usta dilinden çıkar
Söylenirse ham söz, meclisi sıkar
Haddini aşan söz, gönüller yıkar
Üşünür dinlerken, yazın içinde.
Söz gümüşse, altundur sükût
Yerinde söylense hepsi bir yakut
Uhrevi sohbete hayran melekût
Hayranlık darasız, sözün içinde.
Sevgili hep durur naz makamında
Âşıklar daim niyaz makamında
Sevda çekse bile haz makamında
Maşukun sevgisi, nazın içinde.
Diz kır, oku, dinle kalmazsın cahil
Bir âlimle bir ol, olsun müdahil
İlimle kemale olursun dahil
Fenafillah olsun, tezin içinde.
Sevgi çeşit şeşit hep yâr üstüne
Hilâl kaş,ela göz didar üstüne
Yanıp tutuşurken medar üstüne
Daim döner durur, iz’in içinde.
Keder ve sevinçte yüzler gerilir
Saklasa da niyet yere serilir
Bazen sır saklanıp tepki verilir
Ama ifşa olur, yüzün içinde.
Gönle giden yolun kapısı gözün
Etkisi kalplerde tatlı bir sözün
Küllerin içinde saklanır közün
Değilmi ki sevgi, özün içinde.
Yeter bu muhabbet kalsın tadında
Güzel söylenilsin hep gıyabında
Bir meczup var imiş B e h l ü l adında
Çırpınıp duruyor, tozun içinde.
27.10.2024
Kayıt Tarihi : 30.10.2024 15:23:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!