Ve gidilmesi gereken zamanlar vardır. Muhasebesini yapamazsın. Alnına yazılmış, kaderinde altı kırmızı kalemle çizilmiştir. İster mecburiyet dersin, ister teslimiyet. Başka biri ise " hayırlısı " der. Sorsan daha neler neler...
Ama gidersin. O kadar çok " Her şey daha güzel olacak " lafını duymuşundur ki, aldığın her nefesi, " Her şey daha güzel olacak " eşliğinde geri verirsin. İnandığından mı? Tabi ki hayır.! Sadece kendini kandırırsın...
An olur " Dur " dersin. " Durun " dersin. " Bir nebze soluklanayım. Geride bıraktıklarıma son defa bakayım " dersin. Gerisi tozdur, dumandır. Hiç bir şey göremezsin. Gözlerin yaşarır. Soran olursa " Gözüme toz kaçtı " der geçiştirirsin.
Aynanın karşısına geçer, yüzündeki hüznü tırnaklarınla temizlemek istersin. O da ne? Ömür gibi kısalmıştır, bin bir umutla uzattığın saçların. Kimi " Ne olacak canım, kökü sende der " Haklıdır. Kökü bende. Ama hani her telini umutla büyüttüğüm, ve sonrasında bir ağacın dallarını terk eden yapraklar gibi dökülenler? Hani " Her şey daha güzel olacak " sözleriniz, hani bir bir dökülen umutlarım?
İki sevdalı kalbin en gizli yarasını,
Bir bakış ki kudreti hiç bir lisan da yoktur,
Bir bakış ki bazen şifa, bazen zehirli oktur.
Bir bakış, bir aşığa neler anlatır,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta