Büyük bir boşluğun sarsıntısı içindeyim
Sen “sen” olsan da
Bir bütünlük sağlayamazsın içimde
Bir boşluk gibi yaşarım
Her şeyi kendim için.
Başka yaşamlar ağır gelir
Başka ölümler ceza.
Sanki güneş hep bana doğar
Yıldızlar sanki aynı yalnızlığı görür bende
Düşünceler sıfatsız
İçkiler bir tuhaf sarhoş eder bazı geceler
Kovulmuş çocuklar gibi uzağımdır zevklere
Hep bir korku
Hep bir kaçış.
Biraz cesaret ver
Bu selamsız ve soğuk yaşamdan
Anbean uzaklaşıp duruyorum
Hüzünlerimi törpülüyorum gülerken
Ağlıyorum
Korkularım bileniyor cesaretimden
Sevdiğim her şeyde nefretim büyüyor
İnsanlıktan çıkıyorum her kadında
Yeniliyorum bazen de
Başardığım her yeni şeyle.
Küçük küçük bağlantılardır
Hayata bağlayan beni
Küçük sevgiler, küçük gülüşler
Küçük ilişkiler insanlarla aramdaki.
Az az elde etmelerimdir
Büyük hayallerin tatmini...
Küçük-kaçamak temaslar.
Sanki her şey tersine dönmüş
Arkamda apaçık bir gelecek bırakmışım
Önümde belirsiz bir geçmiş var sanki
Sanki aptalca şeylerdir hayatımın anlamı
Sanki ölüm boşa
Sanki yaşam mühim bir şeydir
Nefret etmektir beni hırsla hayata bağlayan
Sanki sevmektir ölmek isteyişimin nedeni.
Küçük ve boğucu bir odadayım
Resimler suskun
Sigaram tütüyor kendince
Seni hatırlamak
Her saniye değişen ruhaniyetimle
Ölmek istemek, yaşamak istemek
Kendi kendine gülmek dakikalarca, sebepsiz
Ağlamak sonra, anlamsız
İllaki birilerine dökmek içini, bir şekilde
Deli gibi, aptal gibi, manyak gibi
Bir anda unutuvermek her şeyi
Ya da boş bir sürahi içinde
Gecenin ahiretine uzun süre gidip gelmek gibi
Alışkanlıklar edindim kendime.
Karanlığın sessizliğine kapılırken tam
Genç bir kadın sesi işitiyorum dışarıda
Birileri konuşuyor besbelli
Bütün bir gecenin sesini bastıran
Havlama sesleri.
Penceresi dünyaya açık odamdan
Usul usul dinliyorum her şeyi.
Gözlerim yoktur benim, bilseniz
Sesimi hiç duymam konuşurken
Hiç konuşmuyormuşum gibi.
Elbette hüzünlerim vardır
Yoksa neden yazayım böyle bir şiiri?
Hatalarım vardır bir sürü
Ama şarkısını dinlerim bazen içimdekilerin
Bu büyük evrende tek başıma kendi kendimi hissederim.
Durmadan değişen bir atmosfer var iç boşluğumda
Biliyorum
Şarkıların, şiirlerin, kitapların
Yani edebiyatın ve sanatın
Eze eze yer ettiği bir boşluk vardır ruhumda
Solurken, ağır ağır hissederim yalnızlığımı da.
Bazen dostlarımı ararım
Bazen onlar bulurlar beni
Bir şeyler anlatırlar
Başka bir şey dinlerim ben
Bu, bencilliğe açılan sonsuz bir kapıdır sanki
Herkes kendini yaşatır ya da öldürür belki.
Oysa şimdi gecenin bu vakti
Yalnızlıktan ya da küçük yaşamlardan
Bahsedip durmanın ne anlamı var?
Nasıl olsa gün doğacak birazdan
Unutacağız geçmişten kalan itişmeleri
Öylece susmalı sanırım
Sonunda akışına bırakacak her şey kendini.
Her şey olduğu gibi
Her şey zannedilenin de ötesinde tehlikeli
Her şey saatli bir bomba
Dokunmak istiyorum belki.
İşte aynı yerdeyiz yine
Artık Sen “Sen” olsan da olmasan da
Ben yeni bunalımlar bulurum kendime
Düşünürüm
Sıkılırım
En son senden bahsederim yine
Yalnız kalırım
Yine kendim için.
Büyük bir boşluğun sarsıntısı içindeyim
Hep kendimi anlatırım
Hep kendimi.
(03.09.2000.ANTALYA.)
Kayıt Tarihi : 23.6.2011 21:02:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!