herkesler kendi öz cürümünde gömülüdür
herkesse
sadece ve sadece kendi kendinedir namahrem
tacizci hor bakışlarımızın altında yatansa
zihinlerde illaki de bir elin kiri
kokuşmuş çamaşırlar gibi lekelidir gönüller
içimizde nice kurtlar vardır ölümcül cezalara gebe
yürek boşluğunda çınlayıp da duruyor günahlar
yalan ve dolanlarına önce özler inanırlar
göğün bizim deliğimizi sinesinde barındırdığı gibi
hangi sokak ve ev bilmez ki ayıplarımızı
hangi dağ taşıyabilir ki içten içe pazarlıklarımızı
suskunluğu da korkusundandır yalnızlığın
ve tir tir titrettiği hükümlü cürümler
boğazına kör düğümlüdür vicdanlar
çarçabuk bir tüküre bilsek biz gizlice yüzümüze
kimseler fark etmeden
kul affetse de biz çürüyeceğiz pis günahlarımızdan
bilip de bilmedik saydığımız gafletlerimizin tecavüzünden
oysa ki tükeniriz de ruhen
boynumuzu gurur ve kibrin yobazlığı sıkar
bir çöl ateşinin kızgınlığında kavrulup da durur yürekler
mazlumun sessizliği ise çaresizliğinden
ilk önce vicdan ve inançları ayrık bıraktılar zihnimizden
utanma ve ar duyguları savruldu uçkur ve eteklerden
şehevi duygular körüklendi tümüyle benliğimize
soğuk bir heykele dönüştürüldü saygı ve sevgiler
çıkarların soğuk mu soğuk yüzünden
daima birilerinin sırtında yükseli verdi zalimler
ben çok bekledim dinmesini gördükçe artan sancılarımın
hiç kefareti de yok dediler
halbuki boş boşuna bir tamah bir ömrün ete dönüşmesi
kusurlarımıza gömdük çektirdiğimiz ıstırapları
oysa ki acılarımı hep Allaha adamıştım ben
fingirdemeye ne kadarda meyilliymiş çürük nefisler
hay huylardan günah dolu bir dağ yaratırken
hangi kire bulaşmadı ki inanç ve değer taşımayan
o sorumsuz gönül ve eller
cehennemi özlercesine hiç geri kalmadık arzularımızdan
bre bizim aklımız fikrimiz de neredeydi diye
haykırmak istiyorum bu rezillikte boğuluşlarım ilen
uysallık varken bu azgınlıkta niye
seslenmek istiyorum kurda kuşa ayıksınlar diye
kırıp da dökmeden
bir adımda doğruya hedefli yönelsinler diye
günahların lekesi içimizin içinin ta içine de kavuşmadan
her an Hakka yönelmişken bile
çoktan fitne ve fesatlığa düşmüştü bile azgın gönüller
insanlık varlık ve ulviyetlerinden çok mu çok ırakta kaldılar
cahilliye devrindeymiş gibi de ha bire gömüyorlar
kundak sabilerinin o masum gözlerinde ki ışıltılarını...
(30.09.2018) AZAP...
Kayıt Tarihi : 12.10.2018 22:24:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Kadri Atmaca](https://www.antoloji.com/i/siir/2018/10/12/herkes-kendi-kendinedir-namahrem.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!