cama dayamış kulağını dede
hazırlıyor sigarasını vakitten önce
nemlenmiş tütün,
sarılmaz ki şimdi bu meret te
ezan okunacak nerdeyse
kulak kesmiş hevesli sabiler
kurumuş dudaklar
sabrın son deminde
ayak diriyor
bitmez ki şimdi bu vakit te
ellerini böğrüne dayamış babaanne
yaslanmış kapıya,bir ayağı eşikte
gözlüğünün bir camı kalın
nefes keser her gölgede
mırıldanır dudakları
-nerde kaldı bu gene
dede seslenir içerden
-kocakarı sen gel,gelir o hergele
küçük kız bekler havlu elinde
işten gelmiştir baba,yorgun
abdestini alır şahadetlerle
duymaz annesi seslense de
çıkacak,kurulayıp ellerini
okşayacak sacını şefkatle
o akşamın gururu
küçük kızın gözlerinde
kokar susamlı pide
dayanamaz çocuk ısırır
anne kızar, dede de gülümseme
son otobüste geçmiştir
gelmez bizim hergele
çekiştirir kız eteğini
-hadi babaanne içeri gel hele
ortaya serilmiş sofra
dede baş köşede
kalabalıklar,sığılmaz siniye
dede,nene,dört çocuk baba ile anne
yer kalmaz hergeleye
kulağı ağır ihtiyarın
çıt istemez,kızar herkese
nene yılların verdiği cüretle
-ey ha gudurdun sende
gümler kapı girer içeri aceleyle
dede bismillah der bardak elde
oğlu seslenir
-baba dur! top değil,bizim hergele
duymaz kulakları,yudumlar suyu
herkeste gülümseme
elinde çörek delikanlının
belli ki bekledi keşikte
vakit doldu patlar top
açılır oruç ezanın sesiyle
Kayıt Tarihi : 19.10.2004 20:47:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!