Bazen cümlelerin pek anlamı olmaz,
sessizlik zaten anlatır her şeyi. Bir bakış bazen bin yakıştır. Kelimelerin kifâyetsiz kalması gibi,
hayat açıklanamayacak kadar çâresizdir. Bir yudumda çekersin; içersin tüm özlemleri.
Sonra bir bakarsın, özlem diye bir şey kalmamış; günlerin, saatlerin, kısaca zamanın tükenmesi gibi her şey sönüvermiş, yanan bir mumun tükenmesi gibi...
Evet haklıydın Allâh acıları yaratmıştı. Ama unuttuğun birşey vardı; acıları ve üzüntüleri yaratan Allâh; alışmayı ve umutları da yaratmıştı...
Sende biliyorsun, isyânı bırak artık, her zorlukla beraber iki kolaylık var. Nitekim öyle demiyor muydu; Âlemlerin padişâhı güzel Rabbimiz;
"Feinne meal usri yusrâ, İnne meal usri yusrâ':
'Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır,
Gerçekten, zorlukla beraber bir kolaylık daha vardır'...
Söyledğim gibi zorlukları yaratan Allâh;
bununla beraber iki kolaylığı da yaratmıştı.
Hayata acımasız diyerek kaçamazsın, çünkü; her ne kadar her bir noktasına müdahale edemesek de hayat bizim hayatımız; rolleri oynayan biziz, adımı atan biz. Ne diyor alemlerin Rabbi Allâh: ''Biz herkesin kaderini kendi çabasına bağlı kıldık...''
Kaçmak sana fayda vermez, boğuşmayı bilmelisin zorluklarla, ama medenice. Ve bazen de zorluklara göğüs germek; susabilmeyi öğrenmektir ve sadece susmaktır bazen. Söylediğim gibi; bir bakış, bin yakıştır bazen...
Şu bir gerçek ki, sen ne kadar kaçarsan, hayat o kadar arkandan gelir; gözlerini kapatıp sonsuzluğa uzanıncaya dek...
Kapanan gözler bir bedenin sonudur tabi ki,
fakat her kapanan göz, açık kalmış hayalleri bırakır; kalplerin kuytu köşelerine, dip kenarlarına...
Bitmeyen arzular vardır kuytu köşelerde, sanma ki her kapanan gözlerle beraber kişinin her şeyi ölür; hâyır! inan ki öyle değil. Kişinin ruhu ne kadar öbür aleme göçse de dünyâda ulaşamadığı arzuları hâlâ devam eder. Nasıl diyeceksin; şöyle ki, insan bir daha dönmeyecek üzere gözlerini yumduğunda, onun sevenleri ve sevmeyenleri arkasından uğurlar ve haklarını helâl veya haram ederler, işte bu sıralarda düşünceler yumağı başlar canlanmaya, hisler kabarır, geçmiş hatırlanır, mâziye doğru bir deryanın kollarında ilerleyen gemi gibi. Usulca bir sukinetin müziği içinde huzur dolu bir yolculuk başlar; hem de nasıl bir yolculuk! Bu yolculuk öyle bir yolculuk ki, insanın aklını başından alır. Düşünen insan neye uğradığını şaşırır, ama düşünmek zorundadır. Çünkü yaşananlar vardır; iyi veya kötü nice anılar, birikmiş sayfa sayfa hatıralar vardır. İnsan bilir; hayata gözlerini kapayan kişinin eğer kalbini kırdıysa üzülür, çünkü; o artık yok! ve ben onu bir daha göremeyeceğim, diye yakınır. Onun sevdiklerini ve sevmediklerini hatırlayıverir âniden, tabi buna kendi de inanamaz, ama birinin hayata gözlerini kapaması böyle bir şey işte, geride kalan kim varsa derinden etkilenir. Taş kalpli kimse olamaz, herkes fıtratı gereği üzülür; kimi çok kimi de az. Fakat bunun merhalesi ne kadar farklı olursa olsun, derin olan etkilenme olayını kimse değiştiremez ve hayata gözlerini yuman kişinin dillendirdiği nice arzuları hatırlanır, nice akıllarda o dolaşır hâlâ; mevta çoktan dünyânın fırtınalı zamanlarını terketmiştir bile. Fakat onun hayalleri, dünyâya dâir istekleri, gerçekleşememiş nice arzuları, hep konuşulur. ANe kadar konuşulur ve ne kadar düşünülür, orası bilinmez ama bilinen bir şey vardır ki, o da bazılarının hiç ama hiç unutamadığı...
Kişi ölür fakat arzu ve istekler dillerde ve düşünce yumaklarında bir bir, ardı sıra kesilmeksizin devam eder de eder. İşte söylediğim gibi; ölenle beraber onun her şeyi ölmez. Arzu ve istekler ve nice yaptığı güzellikler, parça parça insanların damarlarında dolaşır. İşte özlem böyle bir şey, acı verir. Fakat, acının getirdiği bir zorluğa karşı alışma zorluğu ve zorunluluğu. Bu alışma bazen; unutmak demekti ve ardından umut...
Bir zorluk karşılığında iki kolaylık veren, Erhamerrahimin olan; Merhametlilerin en merhametlisi; Yüce Allâh'a ne kadar şükretsek azdır...
Engin ÇakarKayıt Tarihi : 2.6.2016 02:19:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
02.06.16 - 02:13 - tekirdağ
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!